Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7627 E. 2014/550 K. 30.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7627
KARAR NO : 2014/550
KARAR TARİHİ : 30.01.2014

MAHKEMESİ : Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 05/06/2013
NUMARASI : 2012/470-2013/148

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-

Davacılar vekili, taraflar arasında davalı kooperatifin, 40.000,00 TL karşılığında müvekkillerine daire teslim edeceği hususunda anlaşma yapıldığını, teminat olarak müvekkili Y.. G..’den 20.000,00 TL bedelli senet alındığını, müvekkillerinin toplam 57.982,00 TL ödeme yapmalarına rağmen teminat senedi olarak verilen bononun üçüncü kişiye ciro edildiğini ileri sürerek, müvekkillerinin davalı I.. Profil Tic ve San. Ltd. Şti’ne borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif vekili, davacıların, müvekkil kooperatife üye kayıtlarının yapıldığını ve kooperatife borçlarının bulunduğunu, verilen senedin teminat senedi olmadığını ve ticari olarak kullanılmasında bir sakınca bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, dava konusu senedin, kooperatifin müvekkiline olan borcuna karşılık verildiğini, müvekkilinin iyiniyetli üçüncü kişi olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacılardan Ş.. G..’ün kooperatif üyesi olduğu, davacı Y.. G..’ün üyeliğinin bulunmadığı, davacı Şengül’ün peşin ve sabit bedelli üye olmadığı, bu sebeple üye aidatından dolayı borçlu bulunduğu, senetlerin aidat karşılığı düzenlendiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacılar vekilinin bilirkişi raporuna itirazında ve temyiz dilekçesinde davacılardan Y.. G..’ün kooperatif üyesi olmadığını beyan etmesine, bononun teminat için verildiğini kanıtlayamamasına, 3. kişi davalı şirketin iyiniyetli hamil olmasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacılar vekilinin, davacı Ş.. G..’ün davalı kooperatif’e borcu bulunmadığının tespiti istemine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesi hükmü uyarınca, ortaklar hak ve yükümlülüklerde eşit konumdadırlar. Yönetim Kurulu bu ilkenin dışına çıkmak istediği takdirde, bu hususu, genel kurul gündemine alarak, genel kurulun tartışmasına açıkça sunması gerekmekte veya genel kurulun yapılan uygulamayı açıkça ya da zımnen benimsemesi icap etmektedir. Bu nedenle, sabit ve peşin aidat ödemek suretiyle ortaklığa alınmadaki bu usule uyulmamışsa, böyle bir ortağın (devam eden inşaatların finansmanına katılımı için) üyelik aidat yükümlülüğü devam eder. Açıklanan usule uyulmuşsa, ortaklığa alınmadaki bu farklılık, ortaklığa alındıktan sonra üyelik aidatı istenmesini mümkün kılmaz ise de kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve altyapı giderlerinden ortağın sorumluluğu devam eder.
Somut olayda; davalı kooperatifin 19.10.2010 tarihli genel kurul toplantısının 3. maddesinde ” Kooperatife ait dairelerin anahtar teslimi devri için adedini en az 60.000,00 TL’den aşağı olmamak kaydıyla bu parayı ödeyen üyeye bir daha para ödenmemesi (tapu masrafları, elektrik, doğalgaz ve su abonmanları hariç) üye kaydedilerek üyeliğe alınması için yönetim kuruluna oybirliğiyle yetki verildi” şeklinde karar alınmıştır. Yönetim kurulunun 30.10.2010 tarihli kararı ile de, davacılardan Ş.. G..’ün kooperatif üyeliğine kabulüne karar verilmiştir. Tarafların karşılıklı beyanlarından, diğer davacı Y.. G..’ün keşide ettiği 25.08.2010 tanzim, 10.10.2012 vade tarihli, lehdarı davalı kooperatif olan 20.000,00 TL bedelli senedin alındığı anlaşılmaktadır. Bu açıklamalar ve yukardaki ilkeler çerçevesinde, davacı Ş.. G..’ün, genel kurul kararına dayalı olarak 60.000,00 TL peşin ve sabit bedel ile ortak olduğunun kabulü gereklidir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı Ş.. G..’ün normal statüde üye olarak aidat borcu hesaplanmış olup, davacının peşin ve sabit bedelli üye olarak sorumlu tutulmaması gereken inşaat finansman giderine ilişkin aidat borcu dışında kalan genel gider borcuna ilişkin inceleme yapılmadığından, davalı kooperatifin defter, kayıt ve belgeleri, genel kurul tutanakları ile kur’a ve tahsis belgelerinin öncelikle kooperatiften istenilmesi, ibraz edilmezse kooperatifin adresinde defter ve kayıtların incelenmesi için keşif yapılması, buna rağmen inceleme yapılamaz ya da defter ve belgelere ulaşılamaz ise 19.10.2010 tarihinden sonrasına ilişkin tüm genel kurul kararları, bilanço ve gelir gider cetvelleri ile yönetim ve denetim kurulu raporlarının ilgili Ticaret Sicil Memurluğu’ndan ya da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlüğü’nden celp edilerek, kooperatif konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla tekrar inceleme yapılarak, davacı Ş.. G..’ün ödemelerinin, inşaat finansmanı ya da genel gider kalemlerinden hangisine ilişkin olduğu, 19.10.2010 tarihli genel kurul kararında sorumlu olduğu belirtilen borç kalemleri ve anılan ilkeler uyarınca sorumlu tutulması gereken genel giderler borcu ve bunların faizleri ile ilgili denetime elverişli bir rapor alındıktan sonra davacı Ş.. G..’ün davalı kooperatife borcu olup olmadığı değerlendirilerek, oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar vermek gerekirken, eksik araştırmaya dayalı olarak yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin diğer temyiz itiralarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı kooperatif bakımından, davacı Ş.. G.. yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süresi içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.