YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7608
KARAR NO : 2014/150
KARAR TARİHİ : 16.01.2014
MAHKEMESİ : Malatya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/10/2012
NUMARASI : 2009/591-2012/507
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. … gelmiş davalı tarafından gelen olmadığından onun yokluğundan duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –
Davacı vekili, davalı kooperatifin 1999 yılında kurulmasına rağmen 2009 yılında taşıma işine başladığını, müvekkilinin ilk kuruluş tarihinden itibaren kooperatife üye olduğunu, aidatlarını kooperatif başkanı olan davadışı M.Y. ödediğini, adı geçen kişinin üyelik listesi hazırladığını, bu listede müvekkilinin adınında bulunmasına rağmen resmi evraklarda görülmediğini, ancak müvekkiline şifahen kendisinin üye olduğunun söylenmesine rağmen, müvekkilinin çalışmasına izin verilmediğini, 14.12.2009 tarihli yazılı sözleşmede, davalı kooperatif yönetiminin, müvekkilinin kooperatifin kuruluş aşamasından başlamak üzere gerekli maddi ve manevi desteği sağladığı ve yapılan ödemeleri zımni olarak üyeliği kabul edip yazılı olarak ikrar ettiklerini, ancak müvekkilinin çalışmasının engellenmesinin kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatifin asıl üyesi olduğunun tesbitine, bu talebin kabul edilmemesi halinde ise yedek üye olduğunun kabulüne karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif temsilcisi, duruşmalar sırasında davanın haksız açıldığını, davacının kuruluş aşamasında davalı kooperatife maddi ve manevi desteği olduğunu, davacıdan para alındığını ancak bunların kaydedilmediğini, davacının üye olmak isteğinin diğer ortaklar tarafından kabul edilmediğini, taraflar arasında taahhütname imzalandığını, buna göre yeni bir üye alındığında bu kişinin davacı olacağını, davacının yaptığı ödemelerin iade edilmediğini ifade etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya içeriğine göre; davalı kooperatifin 14.12.2009 tarihinde kurulduğu ve üye sayısının 7 ile sınırlı olduğu, ancak üye sayısının 8’e çıkarıldığında ise davacının üye olarak alınacağının davadışı dört ortak tarafından güvence altına alındığı davacının, davalı kooperatife ödemeler yaptığının anlaşıldığı, ancak karar defterinde ve pay defterinde herhangi bir kaydın bulunmadığı, davacının ödemelerinin davalı defterlerinde kaydedilmediği, davacının genel kurullara çağrılmadığı, davacının bir ticari aracının da bulunmadığı ve üyelik şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
N.G