Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7603 E. 2014/963 K. 12.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7603
KARAR NO : 2014/963
KARAR TARİHİ : 12.02.2014

MAHKEMESİ : Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 11/12/2012
NUMARASI : 2011/88-2012/308

Taraflar arasında görülen ihraç kararının iptali davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 15.05.2013 gün ve 2013/1407 Esas, 2013/3210 Karar sayılı ilamının davacı vekilince duruşmalı olarak karar düzeltme yoluyla incelenmesi istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşüldü.

-KARAR-
Davacı vekili, davalı kooperatifin üyesi olan müvekkilinin 26.01.2010 tarihli yönetim kurulu kararı ile parasal edimlerini yerine getirmediği gerekçesiyle üyelikten ihraç edildiğini, ihraç kararının genel kurulca alınması gerektiğini, ihtarnamelerdeki borç miktarının ve borç dönemlerinin açıkça belirtilmesi ve aynı olması gerektiğini, ayrıca kur’ada müvekkiline isabet eden bağımsız bölümün müvekkiline teslim edilmediğini ileri sürerek, ihraç kararının iptali, müvekkilinin borçlu olup olmadığının tespiti ile müvekkiline kur’ada isabet eden bağımsız bölümün tapusunun iptali ve müvekkili adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile 27.06.2009 tarihinde sözleşme imzalanarak kooperatife olan borçlarının yeniden yapılandırıldığını, ancak davacının bu sözleşmeye uymadığını, anasözleşme ile yönetim kuruluna ihraç yetkisi verildiği gibi ihraç kararının 06.06.2010 tarihli genel kurulda da kabul edildiğini, ihtarların usulüne uygun olduğunu, ayrıca kur’a çekildiği halde üyelerin borçları devam ettiğinden hiç bir üyeye tapusunun verilmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz istemi üzerine Dairemizin 15.05.2013 tarih ve 2013/1407-3210 E-K sayılı ilamıyla onanmıştır.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1- Taraflar arasındaki ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de, dosya içerisinde mürafaa için tebligat pulu bulunmadığından duruşma istemi kabul edilmemiş, davacı vekilinin bu hususa ilişkin karar düzeltme itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ihtarnamelerin gerçek borcu yansıttığı ve usulüne uygun oldukları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Oysa, ihraca dayanak ihtarnamelerin tebliği tarihinde yürürlükte bulunan Tebligat Kanunu’nun 17 ve Tüzüğün 23.maddesine göre, belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler, o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Bu şekilde yapılan tebligatın geçerli olabilmesi için muhatabın tebliğ sırasında adreste bulunmadığının tebliğ evrakına yazılması gerekir.Somut olayda ise,davacının adreste bulunup bulunmadığı araştırılmadan 10.11.2009 tarihli 1. ve 11.12.2009 tarihli 2. ihtarname tebligatının “aynı adreste birlikte çalışan kardeşi Recep yaşlı’ya” tebliğ edilmesi, yukarıda belirtilen yasa hükmüne aykırı olup, yapılan tebligat usulsüz olduğundan, davanın kabulü ile ihraç kararının bu nedenle iptaline karar verilmesi gerekmekte olup , mahkemece anılan hususlar gözetilmeden davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden ve mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekirken, Dairemizce onandığı anlaşıldığından davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin kabulüyle, Dairemizin 15.05.2015 tarih ve 2013/ 1407 Esas,3210 Karar sayılı onama kararının kaldırılarak, mahkeme kararının bu gerekçe ile bozulması gerekmiştir.
2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer karar düzeltme itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin duruşma yapılmasına ilişkin karar düzeltme talebinin reddine, (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 15.05.2013 gün ve 2013/1407 Esas, 2013/3210 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak kararın yukarıdaki gerekçelerle BOZULMASINA, (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer karar düzeltme itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, evvelce alınan onama harcı ile karar düzeltme harcının istek halinde davacıya iadesine, 12.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.