Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7502 E. 2014/1183 K. 19.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7502
KARAR NO : 2014/1183
KARAR TARİHİ : 19.02.2014

MAHKEMESİ : Kayseri 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/07/2013
NUMARASI : 2009/439-2013/340

Taraflar arasındaki tapu iptali tescil, mümkün olmazsa tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında imzalanan 13.10.2003 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde, müvekkiline 3 adet daire ve komşu parsel malikleri ile de anlaşmaya varılması halinde 40 m² büyüklüğünde bir dükkan verileceğinin kararlaştırıldığını, ancak müvekkiline sözleşmeye aykırı olarak sadece 2 adet daire verildiğini ileri sürerek, müvekkiline verilmesi gereken 1 adet daire ve 1 adet dükkanın aynen teslimini ve tapuda müvekkili adına tescilini, bunun mümkün olmaması halinde bedellerinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sözleşmeye uygun olarak davacıya 3 adet daire verildiğini ve bu konuda bir ibraname imzalandığını, bu dairelerden birinin davacının oğlu İ.C.. adına tescil edildiğini, davacı tarafın da katılımıyla imzalanan ve sözleşmenin tadili niteliğini taşıyan kat irtifakı listesi ile sözleşmedeki dükkan verilmesine ilişkin hükmün de ortadan kaldırıldığını, öte yandan komşu parseldeki inşaatın bir başka yüklenici tarafından yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde davacıya verilmesi kararlaştırılan 3 adet dairenin kat irtifakı tapularının davacı adına oluşturulduğu, kat irtifakından sonra, arsa sahiplerinin, kendi aralarında yaptıkları kur’a sonucu daireleri birbirleriyle takas ettikleri ve davacı adına 7. kat 14 nolu ve 10. kat 20 nolu bağımsız bölümlerin tescil edildiği, 2. kat 4 nolu bağımsız bölümün de davacının oğlu İ.C.. adına tescil edildiği, her ne kadar davacı taraf bu bağımsız bölümün dava dışı İ.C..’e satılmış olduğunu iddia etmiş ise de bu yöndeki iddiasını ispatlayamadığı, öte yandan davacıya anılan bu 3 bağımsız bölümün teslim edildiğinin taraflar arasındaki 31.10.2006 tarihli mutabakat ve teslim metni ile de belirlendiği, sözleşmede, davacıya komşu parsel malikleri ile anlaşmaya varılması halinde 40 m² büyüklüğünde bir dükkan verileceği de kararlaştırılmış ise de, Tapu Müdürlüğü’ne sunulan ve davacının vekilinin de imzası bulunan kat irtifakı listesinde davacı tarafa herhangi bir dükkan verilmediği, bu kat irtifakı listesinin bu haliyle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin paylaşıma ilişkin hükümlerinin tadili niteliğinde bulunduğu, bu sebeple dükkana ilişkin talebin de reddi gerektiği sonucuna varılarak, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Davacı vekilinin, bir adet 40 m² büyüklüğünde dükkanın müvekkili adına tescili, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin tahsili istemine yönelik hükme ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece, noterde düzenlenen kat irtifakı listesinde davacı vekilinin de imzasının bulunduğu ve bu listede davacı taraf adına kayıtlı bir dükkan bulunmadığı, kat irtifakı listesinin bu haliyle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin paylaşıma ilişkin hükümlerinin tadili niteliğinde olduğu gerekçesiyle bu talebin reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki, noterde düzenleme şeklinde yapılan 13.10.2003 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 4. maddesinde; “M. C.. arsasına 3 adet 160 m²’lik daire alacaktır, 2903 ada 18 parsel maliklerinin tamamı M. S.. ile sözleşme yapıldıktan sonra 40 m²’lik 1 adet dükkan daha Musa Canbek’e verilecektir.” hükmüne yer verilmiştir.
Dosya kapsamından komşu 2903 ada 18 parsel sayılı taşınmazın tevhid ve ifraz işlemleri sonucu 5703 ada 11 parsel numarasını aldığı, bu parsel ile ilgili olarak davalı yüklenici tarafından 08.07.2008 tarihinde yapı ruhsatının alındığı ve davacı vekilinin sunduğu temyiz dilekçesi ekinde bu parsel maliklerinden biri ile yüklenici arasında 27.08.2007 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığı anlaşılmıştır. İşbu davaya konu 2903 ada 17 parsel ile ilgili kat irtifakı ise 16.02.2006 tarihinde kurulmuştur.
Mahkemenin gerekçesinde de isabetle belirttiği gibi, sözleşmenin 4. maddesinde arsa sahibine verilmesi kararlaştırılan 40 m² büyüklüğündeki dükkan, sözleşmeye konu 2903 ada 17 parsel üzerinde inşa edilecek yapıdan verilecektir. Kat irtifakının kurulduğu 16.02.2006 tarihi itibariyle sözleşmenin 4. maddesinde belirtilen, yüklenicinin 2903 ada 18 parsel sayılı taşınmazın maliklerinin tamamıyla anlaşma yapması şartı henüz gerçekleşmediğinden, mahkemenin dava konusu 2907 ada 17 parsel ile ilgili kat irtifakı listesinin davacı vekili tarafından da imzalanmış olmasının sözleşmenin paylaşıma ilişkin hükümlerinin tadili niteliğinde olduğu yönündeki gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece, davalı yüklenicinin 2903 ada 18 parsel sayılı taşınmazın tüm paydaşları ile hangi tarihlerde sözleşme yaptığı araştırılıp tarafların bu yoldaki delilleri toplandıktan sonra, 31.10.2006 tarihli “teslim tesellüm ve mutakabat” başlıklı belgede taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedildiği belirtilmiş ise de feshin ileriye etkili olması ve sözleşmeden kaynaklanan haklar ile ilgili açık bir ibra bulunmaması da gözetilerek, sonucuna göre 40 m²’lik dükkan ile ilgili karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye ve yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.