Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7496 E. 2014/705 K. 04.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7496
KARAR NO : 2014/705
KARAR TARİHİ : 04.02.2014

MAHKEMESİ : İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 19/07/2013
NUMARASI : 2013/270-2013/211

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili kooperatifin üyesi olan davalının kooperatife olan 2002 yılı Mart ayı ile 2003 yılı Haziran ayı dönemine ilişkin aidat borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için girişilen takibe de haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacı kooperatifin ortağı olmayıp, tapuda maliki olduğu konutu mal sahiplerinden bedelini ödemek sureti ile satın aldığını savunarak, davanın reddi ile tazminata karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 16.01.2007 tarih 2005/10410 Esas, 2007/299 Karar sayılı ve Yargıtay 16. Hukuk Dairesi’nin 27.10.2009 tarih 2008/5960 Esas, 2009/7088 Karar sayılı bozma ilamlarına uyularak yapılan yargılama sonunda; borcun ödendiğine ilişkin belgenin adının ibra veya ödeme belgesi olmasının sonuca etkili olmadığı, davacı kooperatifin üyeleri arasında eşitlik ilkesine aykırı davranarak başka üyelerden faiz talep etmediği halde sadece davalıdan faiz talep etmesinin hak ve adalete aykırı olduğu, borcun ödenmesi nedeni ile davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, icra inkar tazminatı talebinin de reddine karar verilmiş, hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 27.09.2012 tarih ve 1581 Esas, 5525 Karar sayılı ilamı ile, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, Mahkemece ilk bozmaya uyularak verilen 25.12.2007 tarihli kararda konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek davacı lehine icra inkar tazminatı ve vekalet ücretine hükmedildiği, bu hükmün yalnızca davacı tarafça temyiz edilip, davalı tarafça temyiz talebinde bulunulmadığından icra inkar tazminatı ve vekalet ücreti yönünden davacı lehine oluşan usuli kazanılmış hakkın mahkemece dikkate alınmadan, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin doğru olmadığı gerekçesiyle davacı yararına bozulmuştur. Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ilk bozmaya uyularak verilen 25.12.2007 tarihli kararda davacı lehine icra inkar tazminatı ve vekalet ücretine hükmedildiği halde bu hüküm sadece davacı tarafça temyiz edilip davalı tarafından temyiz edilmediğinden, davalının temyiz etmemesi suretiyle davacı lehine icra inkar tazminatı ve vekalet ücreti yönünden usuli kazanılmış hak doğduğundan İİK’nın 67/2. maddesi gereği 11.000,53 TL icra inkar tazminatının ve 3.313,50 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.