Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7446 E. 2014/1083 K. 17.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7446
KARAR NO : 2014/1083
KARAR TARİHİ : 17.02.2014

MAHKEMESİ : Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/09/2012
NUMARASI : 2012/175-2012/298

Taraflar arasında görülen tazminat davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 06.06.2013 gün ve 2013/898 Esas, 2013/3834 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
– KARAR –
11.01.2011 tarih ve 6099 sayılı Kanun ile 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesine eklenen 2. fıkra hükmüne göre, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.
Aynı yasa ile 7201 sayılı Kanun’un 21. maddesine eklenen 2. fıkrası ise “Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” hükmünü haizdir.
Ayrıca Tebligat Kanunu’nun 11.01.2011 tarih ve 6099 sayılı Kanunun 9. maddesi ile değişik 35/2. maddesine göre de adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.
Anılan yasal düzenlemelere göre, muhataba Tebligat Kanunu’nun 35.maddesine göre tebligat yapılabilmesi için, muhatabın adres değişikliğini bildirmemesi tek başına yeterli olmayıp, aynı zamanda adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin de tespit edilememesi gerekir.
Dosya kapsamına göre, davalı İ.. A..’ya gerekçeli kararın ve Dairemiz onama ilamının anılan Kanun’un 35. maddesi hükmüne göre tebliğ edilmiş olmasına rağmen, davalının adres kayıt sisteminde kayıtlı yerleşim yeri adresinin olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, davalı İ.. A..’nın adres kayıt sistemindeki güncel yerleşim yeri adresi saptanarak, gerekçeli kararın ve Dairemiz onama ilamının Tebligat Kanun’un 10/2 ve 21/2. maddesi hükümlerine uygun olarak tebliğ edilmesi zorunludur.
Bu eksikliğin giderilmesi için dosyanın mahalli mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 17.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.