Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7419 E. 2014/1332 K. 25.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7419
KARAR NO : 2014/1332
KARAR TARİHİ : 25.02.2014

MAHKEMESİ : Edremit 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/02/2013
NUMARASI : 2010/745-2013/91

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı, davalı M.. H..’nun diğer davalı İ.. K..’ın ortağı olduğu… Ltd. Şti.’nden 1045 Ada 2 ve 9 parseli satın alıp, karşılığında bir miktar nakit para, Edremit’te bir dükkan ve 112,500 TL’lik senet verdiğini, İ.. K..’ın borcundan dolayı bu senedi İş Leasing firmasına ciro ettiğini, daha sonra M.. H.. ile …. Ada … parsel sayılı taşınmaz ile ilgili 17.04.2007 tarihinde noterde yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca … ada.. parsel üzerinde yapacağı inşaattan davalı arsa sahibi M.. H..’na 2 daire vermeyi taahhüt etttiğini, akabinde 17.09.2007 tarihinde diğer davalı İ.. K.. ile adi yazılı şekilde imzalanan inşaat sözleşmesine göre 1045 ada 2 ve 9 parsellerde inşaat yapmayı ve arsa maliki olarak bu davalıya toplam 5 adet daire vermeyi taahhüt ettiğini, M.. H..’nun 112.500 TL’lik senedi ödememesi üzerine taşınmazlar üzerine ipotek konulduğunu, inşaatın tamamlanmasına rağmen taşınmazlar üzerinde konulan ipoteğin davalılarca kaldırılmaması nedeniyle, kendisine isabet eden daireleri 3. kişilere ucuz fiyata satmak zorunda kaldığını, böylece müsbet ve menfi zarara uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL tazminatın 31.12.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsilini talep ve dava etmiş; 22.01.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 115.000,00 TL’ye arttırmıştır.
Davalı İ.. K.., M.. H..’na iki adet taşınmazı satarken, davacının sözleşmeye ve bonoya kefil sıfatıyla imza attığını, bono bedelinin ödenmediğini ve ipotek konulduğunu bilerek inşaat yaptığını, taşınmazları M.. H..’ndan geri aldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı M.. H.. vekili, davacının, müvekkili ile İ.. K.. arasında imzalanan 01.04.2007 tarihli sözleşmede kefil olarak imzası bulunduğunu, inşaat yapılan taşınmazlar üzerinde ipotek olduğunu bildiği halde bu tarihten sonra daireleri 3. kişilere sattığına göre menfi ya da müsbet zarar talep edemeyeceğini, kaldı ki tazminat talebi hakkı olsa dahi muhatabının 17.09.2007 günlü sözleşme gereği diğer davalı olduğunu savunarak, müvekkili yönünden davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; dava konusu parsellerin davalı M.. H..’na K…. Ltd. Şti. tarafından 02.04.2007 tarihinde satıldığı, bu satıştan önce K… Ltd. Şti. tarafından parseller üzerine İ… Leasing firması adına ipotek konduğu,
davacının bu parselleri 25.09.2007 tarihinde aldığı, İlbey Kırdan ile davacı arasında yapılan sözleşmenin 17.09.2007 tarihli olup, tapunun ipotekli olduğunu bilerek inşaata başladığı, yapmış olduğu daireleri ipotekli olarak 3. kişilere sattığı, davalı İ.. K..’ın taşınmazlar üzerinde tasarruf yetkisinin kalmadığı, davacının dahi arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi tarihinde taşınmazlar üzerinde herhangi bir hak ve yetkisinin bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.