Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7390 E. 2014/82 K. 14.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7390
KARAR NO : 2014/82
KARAR TARİHİ : 14.01.2014

MAHKEMESİ : Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 31/01/2013
NUMARASI : 2011/448-2013/10

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin yargı yolu yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. …. gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– KARAR –

Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu kapsamında 18.11.2003 ve 12.08.2006 tarihlerinde düzenlenen sistem kullanma sözleşmeleri uyarınca davalının keşide ettiği fatura miktarlarının ödendiğini, ancak davalının sözleşmede belirlenen aylık enerji alış-veriş kapasitesinin aşıldığından bahisle sözleşmenin 10. maddesi uyarınca cezai şart tahakkuk ettirdiğini, istenen miktarların ihtirazi kayıtla ödendiğini ileri sürerek, şimdilik 100.000,00 TL’nin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, 21.02.2012 tarihli ıslahla 516.195,00 TL ‘nin tahsilini istemiştir.
Davalı vekili,davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; kamu tüzel kişiliğine sahip bulunan davalı idare tarafından yürütülen, kamu hizmeti sayılan elektrik iletimine ilişkin sistem kullanım anlaşmasının, idareye denetim ve anlaşmanın uygulanmasına ilişkin ayrıcalıklı yetki tanıması, taraflar arasında ortaya çıkan uyuşmazlıkların EPDK tarafından çözümlenmesi nedeniyle sözleşmenin idari nitelikte olduğu, idari nitelikli sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanan sorunlarda çözüm yerinin idari yargı olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin yargı yolu yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Davalı Türkiye Elektrik İletim A.Ş.’nin Anastatüsüne bakıldığında ”Hukuki Bünye” başlıklı 3. maddesinde;
”1. Bu Anastatü ile teşkil olunan Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (Teşekkül) tüzel kişiliğe sahip, faaliyetlerinde özerk ve sorumluluğu sermayesiyle sınırlı bir İktisadi Devlet Teşekkülü’dür.
2. Teşekkül EPK, K.H.K., ve bu Anastatü hükümleri saklı kalmak üzere özel hukuk hükümlerine tabiidir.
3. Teşekkül Genel Muhasebe Kanunu ile Devlet İhale Kanunu hükümlerine ve Sayıştay’ın denetimine tabi değildir.” hükmünün yer aldığı görülmektedir.
Yine aynı statünün 4/11. Maddesine bakıldığında ”İletim sistemine bağlı tüm kamu ve özel tüzel kişiler, Ticaret A.Ş. ve Serbest Tüketiciler ile Bağlantı ve Sistem Kullanım Anlaşmaları; üretim ve dağıtım kamu ve özel tüzel kişiler ile Yan Hizmet Anlaşmaları yapmak” teşekkülün faaliyetleri arasında sayıldığı görülmektedir.
Somut olayda uyuşmazlık taraflar arasında imzalanmış olan ”sistem kullanım anlaşması”ndan kaynaklanmakta olup davalı da ana statüsünde özel hukuk tüzel kişisidir.
O halde mahkemece, davalı şirket, özel hukuk hükümlerine tabi bir İktisadi Devlet Teşekkülü olup, uyuşmazlık konusu idari bir işlem veya eylem niteliğinde bulunmadığından uyuşmazlığın çözüm yerinin adli yargı olduğu göz önünde bulundurulmalı, dava esas yönünden değerlendirilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Tüm bu hususlara dikkat edilmeden eksik araştırma ve değerlendirme ile yukarıdaki şekilde davanın yargı yolu bakımından reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıyaya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14.01.2014 tarihinde oybirliğyle karar verildi.