Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/738 E. 2013/1691 K. 19.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/738
KARAR NO : 2013/1691
KARAR TARİHİ : 19.03.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı … vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, … …. … Müdürlüğü’nün 2007/1177 Esas sayılı dosyasında hazırlanan ……..2007 tarihli sıra cetvelinde birinci sırada yer alan davalılardan,,,’ın alacağının, müvekkilinin takip tarihinden bir gün sonra borçlu ile muvazaalı olarak hazırlanan ….07.2007 tarihli temliknameye dayandığını, temliknamenin müvekkilinin takibini sonuçsuz bırakmak amacıyla hazırlandığını, kaldı ki davalı tarafından borçlu aleyhine yapılmış bir … takibinin de olmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile müvekkilinin alacağının ilk sıraya alınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı … … vekili, müvekkilinin, borçlu şirketin üçüncü kişilere olan borçlarını ödediğini ve karşılığında borçlunun … Defterdarlığı Döner Sermaye Saymanlığında tahakkuk eden alacağını ….07.2007 tarihli temlikname ile temlik aldığını, davacı tarafça aynı alacağa temlikten daha sonraki bir tarihte haciz konulduğunu, sıra cetvelinin yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı borçlu şirket temsilcileri ile …, davaya cevap vermemişlerdir.
Davalı … vekili ise, müvekkillerinin davalı sıfatları olmadığını, ayrıca davalı … Dairesinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’ un …. maddesi gereğince garameten paylaştırmaya alınması ve bu müvekkili tarafından açılan temliknamenin iptali davasının sonucunun beklenmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalılardan …’ın borçlu şirketle 2000 yılından bu yana ilişkili olduğu, bu nedenle de davalı şirketin üçüncü kişilere karşı hak ve borçlarından haberder olduğu, şirketin 61.266,56 TL’lik borcunu da ödediği, ancak ödemenin neye istinaden yapıldığının anlaşılamadığı, ….07.2007 tarihli 115.000,00 TL tutarındaki temlikin ispatlanamadığı, bu durumda temlike konu alacağın gerçekte mevcut olmadığı, sıra cetvelinde …. sırada bulunan temlik alacağının iptali ve davacının alacağının birinci sıraya alınması gerektiği sonucuna varılarak, davalı borçlu şirketin davada taraf sıfatı olmadığından bu davalıya yönelik davanın reddine, diğer davalılara yönelik davanın kabulü ile sıra cetvelinin iptaline ve davacının alacağının …. sıraya alınmasına karar verilmiştir.
Kararı, davalılardan Vergi Dairesi vekili temyiz etmiştir.
…-Dava, sıra cetvelindeki sıraya ve alacağa muvazaa iddiasına dayalı itiraza ilişkindir.
Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına ya da hem sıraya hem alacağın esasına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede ( İİK’nın mad. 142/…), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla … mahkemesinde (İİK’nın mad. 142/son) ileri sürülmelidir. Hem sıraya ve hem de alacağın esas ve miktarına yönelik itirazların birlikte ileri sürülmesi halinde kural olarak, önce sıraya yönelik uyuşmazlığın çözülmesi, bu itirazın yerinde olmadığının anlaşılması halinde ise davalı alacağının varlığının ve miktarının incelenmesi gerekir. Sıraya yönelik şikayet halinde, şikayet, kural olarak şikayet edene göre sıra cetvelinde öncelikli olan ya da aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılara yöneltilmelidir. Zira, İİK’nın 142/…. maddesi hükmüne göre, cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklı takibin … edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel münderecatına itiraz edebilir. Anılan hükümde yer alan “alakadarlar” ifadesi, kural olarak borçluyu değil, şikayet eden alacaklıdan sıra itibariyle önce olan alacaklıları ifade eder. Sıra cetvelinde kendisine pay ayrılan ve şikayet sonucundan etkilenecek olan alacaklılar da yargılamaya dahil edilmeli, onlar hakkında da hüküm kurulmalıdır. Şikayette hasım gösterilmemesi ya da eksik veya yanlış kişiye husumet tevcih edilmesi talebin reddini gerektirmez. Bu durumda mahkemece, öncelikle şikayetçiye husumeti tamamlaması için HMK’nın 119/…. maddesi uyarınca kesin süre verilerek, şikayet nedeniyle verilecek karardan etkilenecek olanlara şikayet dilekçesi tebliğ edilerek, taraf teşkilinin sağlanması gerekir. Sıra cetveline yönelik şikayetlerde … Mahkemesi, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve … müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirtmesi, diğer anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için … müdürüne talimat vermesi (İİK. m…./I) gerektiğinden, sıra cetvelinin iptaline karar vermekle yetinmesi, eda hükmü kurmaması gerekir. Sıraya yönelik şikayetin yerinde olmadığının anlaşılması halinde davalı alacağının varlığının ve miktarının incelenmesi gerekir. Esasa ilişkin itiraz davası İİK’nın 142. maddesi ”alakadarlar” ifadesi kapsamında kendilerine para isabet eden üst sıradaki alacaklılara ya da aynı derecede hacze iştirak edilen diğer alacaklılara karşı açılabilir. Bunlar dışındaki alacaklılara karşı dava açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Hukuki yarar, dava şartıdır. Bu hükümle, sıra cetvelinde yer alan bir alacaklının diğer alacaklıların alacağının esas ve miktarına itiraz etmeleri düzenlenmiştir. Haciz yolu ile takiplerde kıyasen uygulanması gereken İİK’nın 235/…. maddesi uyarınca alacağın esas ve miktarına yönelik sıra cetveline itiraz davalarının kabulü halinde sıra cetvelinin iptaline ya da davanın taraflarının sırasının değiştirilmesine karar verilemeyeceğinden sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya ayrılan payın yargılama giderleri dahil olmak üzere öncelikle davacı alacağının karşılanmasının tahsisine, artan kısmın davalıya ödenmesine karar verilmesi gerekir. Bu tür davalarda, davanın kabulü halinde tespit değil, eda hükmü kurulmalıdır.
Somut olayda, davalı borçlu şirketin istihkakının tamamı temlik alacaklısı olarak birinci sırada yer verilen davalı …….’a isabet etmiş, diğer davalılara ise sıra cetvellerinde pay ayrılmamıştır. Davacının ikinci sıradan birinci sıraya alınması talebi ise sıraya ilişkin şikayet niteliğinde olup, husumet yine sadece ilk sırada yer alan ….
Şanal’a yöneltilmesi gerekirken, sırasına itiraz edilmeyen diğer davalılara husumet yöneltilmesi doğru olmadığı gibi, esasa ilişkin itiraz bakımından da yine sadece …a husumet yöneltilmesi gerekirken, pay ayrılmayan diğer davalılara husumet yöneltilmesi de doğru olmamıştır. Bu durumda mahkemece para isabet etmeyen ve üst yada aynı sırada alacaklı olmayan davalı …’ne yönelik sıraya ve esasa ilişkin itirazın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
…-Bozma nedenine göre, davalı … vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
…-Kabule göre, davalı …’ın sırasına yönelik şikayetin yerinde olmadığının anlaşılması halinde bu davalının yine ilk sıradaki alacağının muvazaalı olduğuna ilişkin esasa yönelik davacı itirazının incelenmesi gerekirken, hem sıraya ilişkin şikayetin yerinde görülmesi hem de esasa ilişkin itirazın incelenip bunu da yerinde görülmesi suretiyle her iki hukuki kurumun birlikte ele alınıp değerlendirilmesi doğru olmadığı gibi, beraber görülmesi gerekmemekle birlikte, yine mahkemenin kabulüne göre, bir an için beraber görülmesi gerekmesi haline dahi sıraya yönelik kabul edilen şikayetle ilgili İİK.’nın …/…. maddesine ve yine kabul edilen esasa ilişkin itirazlar ilgili İİK.’nın 235/…. maddesine uygun hüküm kurulmaması da doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu davalı yararına BOZULMASINA, (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ….03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.