Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7313 E. 2014/953 K. 12.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7313
KARAR NO : 2014/953
KARAR TARİHİ : 12.02.2014

MAHKEMESİ : Edirne 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/07/2013
NUMARASI : 2013/108-2013/346

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı kooperatif ile dava dışı H. S.. mirasçıları arasında 2216 ada 3 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, mirasçıların sözleşmeye göre H. S..mirasçılarına verilecek olan B blok 3 no’lu daireye karşılık gelen üyelik haklarını noterde yapılan üyelik devir sözleşmesi ile müvekkiline devrettiklerini, davalı kooperatif tarafından inşaat ruhsatının 24.03.2004 tarihinde alınmasıyla daire karşılığı inşaat sözleşmesinde kararlaştırılan inşaat süresinin 24.05.2008 tarihinde sona erdiğini, ancak davalı tarafça müvekkiline teslimi gereken dairenin teslim edilmediğini, 17 aylık bir gecikme olduğunu, müvekkilinin kira gelirinden mahrum kaldığını ve zarara uğradığını ileri sürerek, 17 aylık dönemde uğranılan kira mahrumiyeti vs. zarar nedeniyle 2008 yılı yedi aylık dönem için aylık 350,00 TL ‘den 2.450,00 TL ve 2009 yılı 10 aylık dönem için aylık 400,00 TL’den 4.000,00 TL olmak üzere toplam 6.450,00 TL tazminatın tahsilatını talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; HMK’nın 114/d. maddesinde taraf ve dava ehliyetine sahip olma durumunun görev şartı olarak düzenlendiği, HMK’nın 115. maddesinde dava şartlarının her aşamada kendiliğinden mahkemece araştırılabileceğinin belirtildiği, dava tarihinde kendisine husumet yönlendirilen davalının tüzel kişiliğinin sona erdiği, davacı tarafın verilen kesin süre içerisinde davalı kooperatifin ihyası davası da açmadığı, tüzel kişiliği son bulan kişiye karşı dava açılamayacağı, tüzel kişiliği son bulan kişinin hak ehliyeti bulunmadığından davada taraf ehliyeti de bulunmadığı, taraf ehliyetinin kamu düzeni ile ilgili olup re’sen nazara alınacağı gerekçesiyle, dava dilekçesinin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Somut olayda mahkemece, davalı kooperatifin ihyası için dava açılmak üzere iki haftalık kesin süre verildiğini bildirir ihtarlı tebligatın davacı vekiline 22.05.2013 tarihinde tebliğ edildiği, Dairemizce alınan UYAP çıktısına göre davacı vekilince, kesin süre içerisinde “03.06.2013 tarihinde Edirne 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/354 Esas sırasına kayıtlı kooperatif ihya davasının açılmış olduğunun” 04.06.2013 tarihli dilekçe ile bildirildiği, mahkemece 02.07.2013 tarihinde dosya ele alınarak kooperatifin ihyası için verilen kesin süre içinde dava açılmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verildiği dosya kapsamından anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece, davacı vekili tarafından, kesin süre içerisinde davalı kooperatifin ihyası için dava açıldığı gözetilerek, açılan davanın sonuçlanması ve kesinleşmesinin beklenilmesi, ihyası sağlandığında tasfiye haline geri dönen kooperatifi 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 98. maddesi yollamasıyla TTK’nın 450 ve 219/1. maddeleri uyarınca davalarda temsil yetkisi tasfiye memurlarına ait olduğundan,dava dilekçesinin kooperatif tüzel kişiliğine tebliğe çıkarılarak, Tebligat Kanunu’nun 12 ve 13. maddeleri ile Tebligat Kanunu’nun Uygulamasına Dair Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri hükümleri uyarınca tasfiye memurlarından ya da koşulları oluştuğu takdirde memur veya müstahdemlerinden birine kooperatif adına tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra taraf delilleri toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.