YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7288
KARAR NO : 2014/1039
KARAR TARİHİ : 13.02.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 30. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 12/06/2013
NUMARASI : 2012/272-2013/188
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkil şirketin yurtdışındaki organizasyonlar için turizm firmalarına aracılık ederek yurtdışı ve yurtiçi uçak bileti talepleri ile araç kiralanması, otel konaklaması, otobüs biletleri, transfer rezervasyonu talepleri ile paket tur taleplerinin karşılanması hususunda hizmet verdiğini, bu paket turlar kapsamında turizm firmalarının da müvekkili şirketin bizzat veya aracılık yapmak sureti ile temin ettiği hizmetlerin bedelini ödediğini, davalı şirket ile hizmet sözleşmesi düzenlendiğini, davalının kuruluşu olan O… Turizm’den gelen talep üzerine Ukrayna’da düzenlenen gençlik festivali için hazırlanan paket turlara rezervasyonlar alındığını, sözleşmeye istinaden davalının hizmet talepleri müvekkili şirketçe eksiksiz bir şekilde ve sözleşmeye uygun olarak yerine getirildiği halde, davalının 15.08.2012 tarihli fatura bedelinin tamamını ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan takibin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, fatura ile bedeli talep edilen hizmetlerin çoğunun yerine getirilmediğini savunarak, davanın reddini ve %20 kötüniyet tazminatının tahsili istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un Paket Tur Başlıklı 6/C maddesinde, paket tur sözleşmelerinin ulaştırma, konaklama ve bunlara yardımcı sayılmayan diğer turistik hizmetlerin en az ikisinin birlikte her şeyin dahil olduğu fiyatla satılan veya satış taahhüdü yapılan ve hizmeti yirmidört saatten uzun bir süreyi kapsayan veya gecelik konaklamayı içeren ve bu nüshasının tüketiciye verilmesi zorunlu, önceden düzenlenmiş yazılı sözleşmeler olduğunun belirtildiği, bu haliyle paket tur sözleşmelerinin hiçbir ayrıma tabi tutulmaksızın Tüketici Yasası’nda düzenlendiği, bu haliyle Tüketici Kanunu’nda düzenlenen bu hususla ilgili davanın da Tüketici Mahkemesi’nde açılması gerektiği, somut olayda davacının paket tur sözleşmesine istinaden aracılık bedeli, seyahat sigortası, poliçe katılımından ve vize işlemlerinden oluşan yapılan hizmet dolayısıyla fatura tanzim edilmesi nedeniyle alacak talebinde bulunduğu gerekçesiyle, HMK’nın 1, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 6/C, TTK’nın 5 ve HMK’nın 20. maddeleri gereğince mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine, talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava taraflar arasındaki paket tur hizmeti sebebiyle hizmet bedelinin tahsili istemine ilişkin başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar ” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde, “mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Kanun’un 6/C maddesinde “Paket tur sözleşmeleri; ulaştırma, konaklama ve bunlara yardımcı sayılmayan diğer turistik hizmetlerin en az ikisinin birlikte, her şeyin dahil olduğu fiyatla satılan veya satış taahhüdü yapılan ve hizmeti yirmidört saatten uzun bir süreyi kapsayan veya gecelik konaklamayı içeren ve bir nüshasının tüketiciye verilmesi zorunlu, önceden düzenlenmiş yazılı sözleşmelerdir.” düzenlemesi mevcuttur.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Paket tur sözleşmesinin 3/e bendinde tanımlanan tüketici ile yapılması halinde aynı Kanun’un 23. maddesi uyarınca tüketici mahkemeleri görevli olup, somut olayda taraflar tacir olup, davalı hizmet alanın ticari amaçlarla hizmetten yararlanması sebebiyle Yasa’nın 3-e bendindeki tüketici tanımı kapsamında kaldığı söylenemez. Bu durumda mahkemece, tacir olan taraflar arasındaki ticari işletmeleri ile ilgili uyuşmazlıkta görevli olduğunun kabulü ile uyuşmazlığının esasının incelenmesi gerekirken, yanılgılı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2-Kabule göre; HMK’nın 115/2. maddesi uyarınca, mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Bu durumda mahkemece, karar tarihinde yürürlükte olan HMK’nın 114/1-c ve madde hükmü uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, davanın anılan 115/2. madde hükmü uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunmayan 1086 sayılı HUMK’nın dava şartı öngörmeyen göreve ilişkin 7. ve 27. madde hükümlerine uygun olarak gerekçede “mahkememizin görevsizliğine”, hüküm fıkrasında “mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine ” ibarelerine yer verilmek suretiyle yazılı şeklide karar verilmesi de doğru olmamıştır.
SONUÇ :Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 13.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.