Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7277 E. 2014/1405 K. 27.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7277
KARAR NO : 2014/1405
KARAR TARİHİ : 27.02.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 21. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/04/2013
NUMARASI : 2011/106-2013/180

Taraflar arasındaki asıl ve birleşen tazminat, tapu iptali ve tescil davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalılar-birleşen davada davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin hissedar olduğu taşınmazla ilgili olarak davalı yükleniciler ile yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca taşınmazı boş olarak davalı yüklenicilere teslim ettiğini, yüklenicilerin taşınmaz üzerindeki binayı yıktıklarını ancak aradan 4 yıl geçmesine rağmen inşaata başlanmadığını, bu nedenle sözleşmeyi feshettiğini ileri sürerek, 06.02.2008 tarihinden sözleşmenin feshedildiği 06.07.2010 tarihine kadar geçen her ay için 1.500,00 Euro’nun ve müvekkile ait yıkılan 4 katlı binanın rayiç bedelinin tespit edilerek davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde, sözleşmenin ifa edilememesinin davacının kusurundan kaynaklandığını, asıl davanın bu nedenle reddi gerektiğini birleşen davada ise, sözleşmenin davalının kusurundan dolayı feshedilmesi nedeniyle müvekkillerinin zarara uğradığını, davacı aleyhine Kadıköy 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/577 Esası ile açılan davada sözleşmenin feshedildiği 06.07.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 30.000 TL tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki sözleşmede sözleşme tarihi olan 06.07.2006 tarihinden 8 ay içinde inşaat ruhsatının alınamaması durumunda davacı arsa sahibine fesih hakkı tanındığı, ancak yüklenicilerin ruhsat almadıkları ve inşaata başlamadıkları, arsa sahiplerine yükletilebilecek bir kusur bulunmadığı, bu nedenle sözleşmenin arsa sahibi tarafından feshinin haklı olduğu, müspet zarar niteliğindeki gecikme tazminatının istenebilmesi için sözleşmede ayrıca bir hüküm bulunmadığından davacının sadece menfi zararlarının tazminini talep etme hakkının bulunduğu, birleşen davada yüklenicilerin tazminat talep etme hakkının bulunmadığı gerekçesiyle asıl davada davacının gecikme tazminatı talebinin reddine, davacı arsa paydaşının binasının yıkılması nedeniyle yıkılan binanın dava tarihindeki değeri olan 98.011,81 TL’yi talep edebileceğinden bu miktarın kabulü ile davalılardan tahsiline, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada davalılar -birleşen davada davalılar vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle ileri sürülen temyiz itirazlarına ve tapuda idari işlem yapmak üzere verilen vekaletname ile tapuda isim tashihini gerçekleştirmek mümkün değilse de sözleşmede kararlaştırılan şekli ile henüz sözleşmenin geçerlilik koşulunun (tevhit işleminin) oluşmadığının anlaşılmasına göre, asıl davada davalılar-birleşen davada davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada davalılar-birleşen davada davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.