YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7232
KARAR NO : 2014/509
KARAR TARİHİ : 28.01.2014
MAHKEMESİ : İzmir 14. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 13/06/2013
NUMARASI : 2012/557-2013/218
Taraflar arasındaki kooperatifin ihyası davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili tarafından dava dışı T… Buca Sıla Konut Yapı Kooperatifi aleyhine işçi alacağı ve sigortalı günlerin belirlenmesi amacı ile açılmış davalar bulunduğunu, henüz tasfiye işlemleri usulüne uygun olarak tamamlanmadan kooperatifin sicilden terkininin usulsüz olduğunu ileri sürerek, anılan kooperatifin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Kuşadası T.. M.. ve diğer davalılar vekili, ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; İzmir 3. İş Mahkemesi’nin 2011/51 E. sayılı alacak davasının ihyası talep edilen kooperatifle ilgisinin olmadığı, İzmir 2. İş Mahkemesi’nin 2011/669 E. sayılı dosyasının çalışma süresinin tespiti talepli olup, bahsi geçen davada davacının kooperatifte sigortasız olarak çalıştığının kesinleşmesi halinde bilahare SGK’ nın kooperatife dava açabileceği anlaşılmakla davacının anılan kooperatifin ihyasını talep etmekte hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, tasfiye ve sicilden terkin edilen kooperatifin ihyası istemine ilişkindir.
Ticaret ortaklıkları gibi, kooperatifin de tüzel kişiliği bulunmaktadır. Kooperatifin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için de, tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanması gerekir. Şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile, kooperatifin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır. İşte bu gibi durumlarda, menfaati olanlar tarafından, kooperatif tüzel kişiliğinin ihyası için dava açılabilir. İhya davası açmakta hukuki yarar bulunmalı, bunun için tam olmasa da, kanaat uyandırıcı bazı delillerin varlığı aranmalıdır. Hiç bir neden ve açıklama gösterilmeden, bir kanıt sunulmadan, soyut, içi boş nedenlere dayalı ya da terkinden uzunca bir süre geçtikten sonra, kötüniyetle, salt kooperatifi zarara uğratmak amcıyla ihya isteminde bulunulması halinde hukuki yararın bulunmadığının kabulü de gerekir. İhya, masraf ve zaman gerektirdiğinden, ihya davasının, gerçek amacına uygun, inandırıcı nedenlere ve delillere dayalı olarak açılması gerekir. Bu noktada, sınır, TMK’nın 2. maddesinde yazılı dürüstlük kuralları ile çizilmelidir.
Somut olayda, aynı zamanda eldeki davanın davacısı olan K.. Y.. tarafından hizmet süresinin tespiti istemiyle açılan İzmir 2. İş Mahkemesi’nin 2011/669 E., 2013/40 K. sayılı davasında mahkemece, davanın kabulüne ve davacının davalı kooperatifte 1560 gün çalıştığı ve çalışmasının kuruma bildirilmediğinin tespitine işbu dava sırasında karar verildiği anlaşılmış olup, davacı tarafından bu kararın kesinleştirilebilmesi için davalı kooperatife tebliği zorunlu olduğundan, dava dışı kooperatifin ihyasına karar verilmesi gerekir. Bu nedenle mahkemece, dava dışı kooperatifin tasfiye işlemlerinin gerektiği gibi tamamlanmadığı ve davacının işbu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunun kabulü ile davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2-Kabule göre; hukuki yararın bulunmadığı sonucuna varıldığına göre, mahkemece, 6100 sayılı HMK’nın 114/1-h ve 115. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.