Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7004 E. 2014/1102 K. 17.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7004
KARAR NO : 2014/1102
KARAR TARİHİ : 17.02.2014

MAHKEMESİ : Edirne 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/07/2013
NUMARASI : 2013/190-2013/387

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif ortaklığından ihracının 17.03.2009 tarihinde kesinleştiğini, aidatlarının iade edilmemesi alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 icra inkâr tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 28.12.2012 tarih ve 6128 E., 7762 K. sayılı ilamıyla, takibe kısmi itiraz edildiği halde takip konusu alacağın tamamı üzerinden harçlandırılmak suretiyle dava açıldığı, kabul edilen kısım yönünden dava açmakta hukuki yarar olmadığı gözönünde bulundurulup, bu miktar yönünden davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin belirlenmesinde bu hususun dikkate alınması gerektiği, davalının TOKİ kredi ödemelerine ilişkin savunmasıyla ilgili herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmadığı, taleple bağlılık ilkesi doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken, taleple bağlılık ilkesine yanlış anlam verilerek genel gider payının talep edilen asıl alacak tutarından mahsubu suretiyle hesaplama yapan ve bu yönüyle hatalı olan bilirkişi raporu uyarınca hüküm tesisi edildiği, davacı lehine davalının itirazında haksızlığı belirlenen tutar üzerinden icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiği halde, yanılgılı gerekçe ile bu talebin reddildiği gerekçeleriyle taraflar yararına bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile davalının Edirne 2. İcra Müdürlüğü’nün 2011/4949 Esas sayılı dosyasındaki kısmi itirazının kısmen iptaline, takibin 31.109,82 TL asıl alacak, 3.173,20 TL faiz toplamı 34.283,02 TL üzerinden devamına, davalının asıl alacağın itiraz edilen kısmı olan 21.009,82 TL’nin % 40’ı oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, çıkma payının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece bozma ilamına uyulmuşsa da, bozma ilamı doğrultusunda yeterli inceleme ve araştırma yapılmamış, bozma ilamından sonra Şekerbank…Şubesi Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere ile davacı adına çekilen TOKİ kredisinin anapara ve faiz ödemelerinin ne olduğu sorulmuş, alınan ek bilirkişi raporuna dayalı olarak, ancak davalı vekilinin itirazları cevaplandırılmaksızın hüküm kurulmuştur.
Bu durumda mahkemece, Şekerbank … Şubesi’nden davacı ve davalı kooperatifçe kullanılan TOKİ kredisine ilişkin tüm kredi sözleşmeleri, ödeme belgeleri istendikten sonra, bankacılık konusunda uzman bir bilirkişi aracılığıyla dosya kapsamı ve gerekirse banka kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, kullanılan kredinin borçlusunun kim olduğu, tarafların kredi sözleşmesindeki sıfatları, davacı tarafça ayrıca kredi kullanılıp kullanılmadığı, gecikme faizinden kimin sorumlu olduğu, kredi taksitleri ödemelerinin kim tarafından yapıldığı hususlarında ayrıntılı, gerekçeli ve davalı vekilinin itirazlarını cevaplandıran denetime elverişli bir rapor alınıp, uyuşmazlık konusu aydınlatıldıktan sonra, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.