Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/6920 E. 2014/605 K. 31.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6920
KARAR NO : 2014/605
KARAR TARİHİ : 31.01.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 15. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/02/2013
NUMARASI : 2012/1768-2013/237

Taraflar arasında görülen sıra cetveline şikayet davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 11.07.2013 gün ve 2013/3562 Esas, 2013/4881 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi şikayetçi vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
– KARAR –
Şikayetçi vekili, müvekkili tarafından dava dışı asıl borçlu ile kefil A. B. aleyhine başlatılan takip sırasında, A. B. adına kayıtlı taşınmazlara haciz konulması talebini içeren 30.12.2011 tarihli müzekkereye cevaben Tapu Müdürlüğü’nce 02.01.2012 tarihinde, borçlu Atalay’ın taşınmazını N. B. devrettiğinin bildirilmesi üzerine, tasarrufun iptali davası açıldığını, mahkemece, taşınmaz kaydına 23.01.2012 tarihinde ihtiyati haciz konulduğunu, ancak söz konusu taşınmazın şikayet olunanın başlattığı takip sonucunda satılarak sıra cetveli düzenlendiğini, sıra cetvelinde müvekkili alacağına pay ayrılmadığını ileri sürerek, şikayet olunanın alacağının sıra cetvelinden çıkarılmasına, şikayet olunan alacaklının alacağına ayrılan payın müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Şikayet olunan vekili, müvekkilinin alacaklı olduğu ve sıra cetvelinin düzenlendiği takip dosyasında hem eski malik Atalay’ın hem de yeni malik Nazlı’nın borçlu olduğunu, tapu kaydına 02.01.2012 tarihinde haciz konulduğunu, sıra cetvelinin hukuka uygun olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
Mahkemece, şikayetin reddine dair verilen karar, şikayetçi vekilinin temyiz itirazı üzerine Dairemizce onanmıştır.
Bu kez, kararı şikayetçi vekili temyiz etmiştir.
Tasarrufun iptali davasının amacı borçlunun henüz tasarruf yetkisinin kısıtlanmamış olduğu bir dönemde yaptığı tasarruflarla mal varlığından uzaklaştırdığı mallardan, bunlar sanki borçluya aitmiş gibi, alacaklıların tatmin edilmesini sağlamaktır (KURU, B. İcra ve İflâs Hukuku El Kitabı, 2.b., Ankara 2013, s.1397). Bu nedenle tasarrufun iptali davası sırasında konulan ihtiyati haczin tarihi daha sonra olsa bile, davayı kazanan alacaklı, sonraki malikin haciz koydurmuş alacaklılarından daha önce tatmin edilmelidir; zira iptal edilen tasarrufun artık davacıya karşı ileri sürülmesi mümkün değildir.
Açıklanan nedenle davanın kabulüne karar verilmesi için kararın bozulması gerekirken, Dairemizin 11.07.2013 gün ve 2013/3562-4881 E.K. sayılı kararı ile onandığı anlaşıldığından, şikayetçi vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile onama kararının kaldırılmasına ve hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle şikayetçi vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile Dairemizin 11.07.2013 gün ve 2013/3562-4881 E.K. sayılı onama kararının kaldırılmasına ve hükmün BOZULMASINA, evvelce alınan onama harcı ile karar düzeltme peşin harcının istek halinde iadesine 31.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.