Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/6623 E. 2014/1411 K. 27.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6623
KARAR NO : 2014/1411
KARAR TARİHİ : 27.02.2014

MAHKEMESİ : Gelibolu Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/03/2013
NUMARASI : 2011/295-2013/95

1) Davaya müdahale talebinde bulunan ancak gerekçeli kararda adı yer almayan T.. Ş.. vekiline “gerekçeli karar ve davacı vekilinin gerekçeli temyiz dilekçesinin” ;
Müdahiller ..bank A.Ş, … Bankası A.Ş, … Tekirdağ Liman İşlt. A.Ş. ile karar başlığında 19 ila 26. sıradaki müdahiller vekiline “gerekçeli kararın”;
Müdahil …. Deniz Malzemeleri San ve Tic. Ltd. Şti. vekiline, “davacı vekilinin gerekçeli temyiz dilekçesi ” nin tebliğine dair evraka rastlanmamıştır.
Bu durumda mahkemece gerekçeli karar ile davacı vekilinin gerekçeli temyiz dilekçesinin adı geçen müdahil vekillerine tebliğine ilişkin tebliğ belgelerinin varsa dosya içerisine konulması, tebliğ belgeleri yok ise gerektiğinde tebliğ tarihinin saptanması için mahkeme ve posta idaresi kayıtları üzerinde gerekli inceleme yapılarak tebliğ tarihinin bildirilmesi, henüz tebliğ yapılmamış ise müdahil vekillerine yukarıda sayılan eksik tebligatların yapılması ile temyiz ve cevap süresinin beklenilmesi,
2) Temyiz dilekçesinin verilme usulü HUMK’nın 434. maddesinde açıklanmış olup, buna göre harca tabi ise temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt ettirilip, temyiz harcının yatırılmış olması gerekmektedir. Temyiz defterine kayıt ettirilip, harcı alınmayan temyiz dilekçeleri bakımından çözüm getiren 21.05.1985 gün ve 1984/5 Esas, 1985/1 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, harca tabi olmasına rağmen hesap edilip ilgilisinden alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında da HUMK`nın 434/3. maddesinde öngörülen eksik harç ödenmesi ile ilgili işlemin kıyasen uygulanması ve bu durumda temyiz isteminin, temyiz defterine kaydedildiği tarihte yapılmış sayılması gerektiği açıklanmıştır.
Somut olayda, müdahil …. Bankası A.Ş vekilinin temyiz karar harcı yatırmasına rağmen temyiz başvuru harcı yatırdığına dair evraka raslanmamış olup; yatırılmışsa buna ilişkin belgenin eklenmesi, yatırılmamışsa temyiz başvuru harcını yatırması için anılan müdahil vekiline HUMK’nın 434/3. maddesi uyarınca muhtıra çıkarılması, sonucuna göre gerektiğinde aynı hüküm uyarınca mahkemece bir karar verilmesi,
3) İİK’nın dava tarihinden yürürlükte olan 179/a bendinde “Mahkeme erteleme kararının hüküm fıkrasını, 166. maddenin ikinci fıkrasındaki usulle ilan eder ve gerekli bildirimleri yapar” hükmüne yer verilmiştir. Bu maddede erteleme talebinin ilanına ilişkin bir hüküm bulunmamakta ise de, Yargıtay İçtihatları uyarınca erteleme talebinin İİK’nın 166/2. maddede yazılı usulle ilanı gerekli görülmektedir. Nitekim, İİK’nın karar tarihinden önce yürürlüğe giren 179/a-2. maddesi; “Kayyımın atanmasına ilişkin karar, kayyımın mahkemece belirlenmiş görevleri ve temsil yetkisi ile bunların sınırları ve iflâsın ertelenmesine ilişkin talep 166. maddenin ikinci fıkrasındaki usul ile mahkeme tarafından ilân ve ticaret siciline tescil ettirilir.” hükmünü içermektedir.
Dosya kapsamında, erteleme talebinin yerel gazetede ilan edilmesine dair müzekkere bulunmasına rağmen gazete örneğine rastlanmamış olup; ilan yapılmış ise gazete nüshasının dosya içine konulması,
İçin dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.