Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/64 E. 2013/1245 K. 04.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/64
KARAR NO : 2013/1245
KARAR TARİHİ : 04.03.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin üyesi oldukları, davalı kooperatifin müvekkilleri hakkında … takibi yaptığını, … takibinin dayanağı olan 1971 ve 2004 no’lu kredi borç senetlerinin sahte olduğunu, senetlerdeki imzaların müvekkillerine ait olmadığını ileri sürerek, müvekkillerinin borçlu bulunmadıklarının tespiti ile %40′ dan aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine; Dairemizin 06…..2011 tarih 1801 Esas 2325 Karar sayılı ilamıyla; takip dayanağı senet asılları altındaki imzaların davacıların eli ürünü olup olmadığı hususunda rapor alınarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, fotokopi ve asıl belgeler üzerindeki imzaların örtüşmediği yolunda görüş bildiren Adli Tıp Kurumu raporuna göre hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda Adli Tıp Kurumu raporu ve tüm dosya kapsamına göre, … dosyasında takibe konu yapılan 1971 ve 2004 nolu senetlerde yer alan imzaların davacılar …, … ve …’e ait olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacıların takip konusu senetlerden dolayı borçlu olmadıklarının tesbitine, asıl alacak tutarı üzerinden %40 tazminata karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 04.03.2013 tarihinde kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.