YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6334
KARAR NO : 2014/1035
KARAR TARİHİ : 13.02.2014
MAHKEMESİ : Eskişehir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 11/06/2013
NUMARASI : 2012/537-2013/382
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, dava dışı arsa sahibi Odunpazarı Belediye Başkanlığı tarafından, müvekkili ile davalı aleyhine açılan davada, Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nce, 30.12.2009 tarih ve 2004/591 E, 2009/481 K. sayılı karar ile dairelerin arsa sahibi Belediye’ye 10.11.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde kararlaştırılan sürede teslim edilmemesi nedeniyle 110.085,00 TL kira tazminatının müvekkili ile davalı şirketten tahsiline karar verildiğini, bu kararın Belediye tarafından icra takibine konulduğunu, müvekkilinin Belediye’ye yargılama giderleri ile birlikte toplam 173.629,62 TL ödediğini, oysa bu borcun dayanığı olan 10.11.1997 tarihli sözleşmeyi imzalayanın, inşaat işini fiilen yerine getirenin davalı şirket olduğunu, müvekkilinin aslında davalıya ait borcu ödemek zorunda kaldığını savunarak, 173.629,62 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, aksi kanaatte olunması halinde bu miktarın yarısı tutarındaki ödemenin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin 10.11.1997 tarihli sözleşmenin 4. maddesinde yer alan arsa sahibinin muvafakatine istinaden bu yeri 15.12.1997 tarihinde davacıya devrettiğini, davacı ile müvekkili arasında imzalanan 10.10.1998 tarihli inşaat sözleşmesi ile de inşaat işinin yapımının müvekkili tarafından üstlenildiğini, sözleşmede inşaatın yapım şartları ile yapılacak hak edişlerin belirlendiğini, bu sözleşme ile müvekkilinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan bir borcu kalmadığını, daireleri teslim edecek kişinin yüklenici konumunda olan davacı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; 6098 sayılı Türk Borçlar Yasası’nın 167. maddesi ile “Aksi kararlaştırılmadıkça veya borçlular arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinden anlaşılmadıkça, borçlulardan her biri, alacaklıya yapılan ifadan, birbirlerine karşı eşit paylarda sorumludurlar. Kendisine düşen paydan fazla ifada bulunan borçlunun, ödediği fazla miktarı diğer borçlulardan isteme hakkı vardır. Bu durumda borçlu, her bir borçluya ancak payı oranında rücu edebilir. Borçlulardan birinden alınamayan miktarı, diğer borçlular eşit olarak üstlenmekle yükümlüdürler.” hükmünün düzenlendiği, somut davada; taraflar arasındaki teselsülün sözleşmeden kaynaklanması ve mahkeme kararı ile de belirgin olması nedeniyle, anılan madde uyarınca iç ilişkide kendi aralarında eşit olarak sorumlu oldukları, böylece davacının ödediği dava konusu paranın yarısını davalıdan isteyebileceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 86.814,81 TL’nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davalı vekilinin temyiz itirazları yönünden;
Dava, dava dışı Odunpazarı Belediye Başkanlığı’na ödenen ilama dayalı alacağın rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, 6098 sayılı TBK’nın 167. maddesi hükmüne dayalı olarak ödenen bedelin yarısından davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Davalı ile dava dışı Odunpazarı Belediye Başkanlığı arasındaki 10.11.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 4. maddesinde, yüklenici şirketin inşaat sözleşmesini S.S. … Konut Yapı Kooperatifi’ne devredeceği, bu durumda dahi yüklenici şirketin sorumluluğunun arsa sahibine karşı kooperatif ile birlikte müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla devam edeceği kabul edilmiştir.
Taraflar arasındaki 15.12.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde ise, davalı şirketin arsa sahibini temsilen, davacı kooperatifin yüklenici sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı; sözleşmenin cezai şartlar başlıklı 2. maddesinde de, 15.09.2001 tarihinden sonra mal sahiplerine ait her bir daire için 200,00 DM ‘nin yüklenici tarafından mal sahiplerine verileceği hükmü kabul edilmiştir.
Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2004/591E, 2009/481 K. sayılı dosyasında 09.03.2001 tarihi ile dava tarihi olan 27.09.2004 tarihleri arasındaki döneme ilişkin kira tazminatına hükmedilmiştir. Bu durumda mahkemece, 09.03.2001 ile 15.09.2001 tarihleri arasında, 10.11.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenici U…. Emlak İnş. Tic. ve San. Ltd. Şti.’nin; 15.09.2001 tarihinden sonra ise 15.02.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davacı kooperatifin sorumlu olacağının kabulü ile ödenen gecikme tazminatı ve yargılama giderlerinin bu dönemlere isabet eden kısımlarının belirlenmesi için bilirkişi raporu alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, borçlular arasındaki hukuki ilişkiden anlaşılamayan veya aksi kararlaştırılmadıkça uygulanması gereken TBK’nın 167. maddesi uyarınca hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ :Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, davacının fazla yatırdığı ile davalıdan alınan peşin harçların istek halinde iadelerine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 13.02.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.