Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/6254 E. 2014/236 K. 17.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6254
KARAR NO : 2014/236
KARAR TARİHİ : 17.01.2014

MAHKEMESİ : Kale(Denizli) Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/06/2013
NUMARASI : 2009/8-2013/180

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-

Davacı vekili, davalı kooperatif tarafından 2004 tarihinden önce kullandırılan ayni ve nakdi kredilerden dolayı müvekkilinin vadesi geçen 4.900,00 TL borcunun olduğunun yazılı olarak bildirildiğini, davalı kooperatiften 30.07.2002 tarih 4166 no’lu müşterek senetle 450,00 TL nakit para kredisi, 31.07.2002 tarih 4172 no’lu müşterek senetle de 777,00 TL zirai mücadele kredisi kullanmadığını, kooperatife ait senet te imzalamadığını ileri sürerek, davacının davalı kooperatife borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kooperatif kayıtlarında, davacı tarafından 4166 no’lu 450,00 TL, 4172 no’lu 777,00 TL bedelli senetlerle nakit para kredisi ile zirai ilaç kredisi alındığını, bu borçların vadesinde ödenmediğini savunarak, davanın reddini ve % 40 ‘tan aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın, davalı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 3.Hukuk Dairesi’nin 21.10.2008 tarih ve 12280 E, 17426 K. sayılı ilamı ile davada ispat yükünün davalıya ait olduğu, davalının bilirkişi deliline dayandığı, kooperatif kayıtları celp edilip, bilirkişilerden ilgili ceza dosyasıyla bağlantı kurulmak suretiyle rapor alınarak, davacının varsa kredi borcunun saptanmasından sonra karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulması üzerine, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacı adına borçlu olarak kooperatifin eski müdürü M. E. dava konusu 450,00 TL’lik 4166 no’lu ve 4172 no’lu 777,00 TL bedelli iki adet senedi düzenlediği davacı gerçekte borçlu olmadığı halde borçlu olarak gösterdiği, bu suretle kooperatifin davacıdan alacaklı olduğunu iddia ettiği geri kalan miktarı faiz olarak talep ettiği, gerçekte asıl alacağın bulunmaması durumunda faizin de bulunamayacağı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davacı ve davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harclarının temyiz edenlerden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,17.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.