Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/5904 E. 2014/519 K. 29.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5904
KARAR NO : 2014/519
KARAR TARİHİ : 29.01.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 24. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 15/05/2013
NUMARASI : 2013/215-2013/179

Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı yüklenici arasında 30.10.1998 tarihinde imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde inşaatın bitim süresinin 24 ay olarak belirlendiğini ve sözleşmenin iki parsel arasındaki belediye yolunun kaldırılması halinde geçerli olacağının düzenlendiğini, parselin imar durumundaki bu sıkıntı 2006 yılında giderilmiş olmasına rağmen, davalının bu tarih itibariyle inşaata başlamadığını ve ruhsat başvurusu dahi yapmadığını, bunun üzerine, sözleşmenin feshi istemiyle daha önce açtıkları bir başka davada, işin teslim tarihinin 19.05.2009 tarihi olarak belirlendiğini ve sözleşmenin devam ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğini, bu kararın kesinleşmesinden itibaren 2 yıla yakın bir süre geçmiş olmasına rağmen davalının halen işe başlamadığını, ayrıca sözleşmenin 1999 depremi öncesinde yapıldığını, değişen imar mevzuatı gereği de ifa imkânsızlığı bulunduğunu, öte yandan müvekkillerinin kendilerine düşecek 6 daire için kira kaybına uğradıklarını ileri sürerek, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin borcun ifa edilmemiş olması nedeniyle feshine, bunun mümkün olmaması halinde zamanaşımı nedeniyle hükümsüzlüğüne, bunun da mümkün görülmemesi halinde ifa imkânsızlığı nedeniyle feshine, müvekkillerinin uğradığı müspet, menfi ve munzam zararların karşılığı olarak şimdilik 8.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin, davacılara, arsa üzerindeki binayı boşaltmaları amacıyla 2009 yılında ihtarlar gönderdiğini ancak olumsuz yanıt aldığını, buna rağmen müvekkilinin parsel tevhit işlemlerini 11.07.2011 tarihinde başlattığını, davacıların kötüniyetli olduklarını, işlemler için gerekli evrakı ve vekaletnameleri vermediklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki 30.10.1998 tarihli sözleşmede inşaat bitim süresinin ruhsat tarihinden itibaren 24 ay olarak kararlaştırıldığı, imar planının kesinleştiği 19.09.2006 tarihinden itibaren ruhsat ve yıkım işlemleri için gerekli makul süreler de ilave edildiğinde işin en geç 19.05.2009 tarihinde teslimi gerektiği halde, dava tarihi itibariyle henüz ruhsat ve yıkım işlemlerine başlanılmamış olduğu, davacıların da arsa üzerindeki binayı aradan geçen zaman içerisinde boşaltmadıkları, dolayısıyla her iki tarafın da sözleşmenin ifası hususunda ihmalkâr davrandığı, aradan geçen 13 sene içerisinde sadece parsel tevhit işlemlerinin gerçekleştirildiği, davalının tevhit işlemler için takdiren 5.000,00 TL masraf yaptığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, taraflar arasındaki 30.10.1998 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine, tevhit masrafları için mahkeme veznesine depo edilen 5.000,00 TL’nin davalı yükleniciye verilmesine, davacı tarafın müspet, menfi ve munzam zarara ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.