YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5704
KARAR NO : 2013/6890
KARAR TARİHİ : 07.11.2013
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasında davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, elektrik enerjisi iletim faaliyetlerinin 4628 sayılı Kanun’a göre müvekkili tarafından yürütüldüğünü, karşı taraf ile 14.04.2010 tarihinde piyasa katılım anlaşması imzalandığını, Ocak 2012 dönemi sonrası davalının piyasa mali uzlaştırma ve dengeleme (elektrik üretimi-tüketimi) sisteminde dengesizlik yarattığı, oluşan dengesizliğin 10.01.2013 tarihli 33.825.565,83 TL olarak davalıya fatura edildiğini, düzenlenen faturanın ödenmediğini, karşı tarafın malları kaçırma hazırlığı içinde olduğunu ileri sürerek, davalı şirketin banka hesaplarına ihtiyati tedbir konulmasına ve fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 33.825.565,83 TL’nin 6183 sayılı Kanun’un 51. maddesine göre 18.01.2013 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, 01.03.2013 tarihli tensibin 11 nolu ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebi hakkında şartları oluşmadığından bahisle reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili, ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararını temyiz etmiştir.
Mahkemece, 01.03.2013 günlü tensibin 11 nolu ara kararı ile davacı vekilinin davalı şirketin banka hesaplarına ihtiyati tedbir konulması talebi hakkında şartları oluşmadığından bahisle tedbir talebinin reddine karar verilmiş, ancak ayrı bir gerekçeli karar yazılmamıştır. İhtiyati tedbir kararı verilmesine dair talebin reddine ilişkin kararın, HMK’nın 391/2. maddesi uyarınca gerekçeli karar şeklinde yazılması gerekmekte olup, esasen Yargıtay denetiminin de gerekçeli karar üzerinden yapılması mümkündür. T.C. Anayasası’nın 141. maddesine göre tüm mahkeme kararlarının gerekçeli olması gerekmektedir. Temyiz edilen kısa karar bu hususları kapsamadığından temyiz denetimi mümkün değildir. Mahkemece, HMK’nın 391/2. maddesine uygun olarak gerekçeli karar yazılmamış olduğundan kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle, mahkemenin 01.03.2013 tarihli tensibin 11 nolu ara kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07.11.2013 tarihinde oybiriliğiyle karar verildi.