Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/5664 E. 2014/987 K. 13.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5664
KARAR NO : 2014/987
KARAR TARİHİ : 13.02.2014

MAHKEMESİ : Marmaris 3. Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ : 20/02/2013
NUMARASI : 2010/334-2013/49

Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin, davalılarla aralarındaki ticari ilişki nedeniyle alacaklı olduğunu, alacağın tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını ve daha sonra takibin kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluna çevrildiğini, takibin kesinleştiğini ileri sürerek, davalıların iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davalıların tacir sıfatlarının bulunmadığını, iflas davasının açılabilmesi için borçluların iflasa tabi kişilerden olmaları gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı ve 08.02.2012 tarihli bilirkişi raporuna göre, dava tarihinde yürürlükte bulunan TTK’nın 14. maddesine göre, gerçek kişinin tacir sıfatı kazanabilmesi için bir ticari işletmeyi kısmen dahi olsa kendi adına işletmesi, ticari işletme çalıştırmaya hazırlanması veya olmayan bir ticari işletmeyi kendi adına işlettiği görüntüsünü vermesi ya da bir ticari işletmeyi işleten şirketin ortağı olduğu izlenimini uyandırması gerektiği, davalıların dosyaya sunulan kira sözleşmesi ile “C… Portebello” isimli işletmeyi kiraya vererek işlettikleri, bu sözleşmeyi kendi adlarına imzaladıkları, uzun zamandır Marmaris’de otel işletmeciliği yaptıkları, davalıların iş ve işlemlerinden, ticari işletme işleten şirket ortağı görüntüsü vermeleri nedeniyle, tacir gibi sorumlu tutulmalarının olanaklı olduğu ve iflasa tabi oldukları, kanunun öngördüğü ilanların yapıldığı, depo kararına rağmen davalıların süresi içerisinde borcu ödemedikleri gibi depo kararına da uymadıkları gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalıların iflasına karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Dava, iflas istemine ilişkindir.
İflas yoluyla takibin itirazsız kesinleşmesi üzerine, borçluya takip konusu borcu ödemesi için İİK’nın 158. maddesine uygun olarak bir depo kararı çıkarılır. Depo kararında takip konusu borç ve fer’ilerinin ne olduğu açıkça gösterilmeli ve 7 gün içinde depo edilmemesi halinde iflasa karar verileceği meşruhatı yer almalıdır. Ayrıca, İİK’nın 58/3. maddesinde öngörülen şekle uygun olarak yabancı para alacağının takip konusu yapılması mümkün ise de depo emri yabancı para üzerinden çıkarılamaz. Zira, İİK’nın 158. maddesi uyarınca borçlu depo emri ile kendisinden istenen meblağın Türk Lirası tutarını bilmeli ve buna göre ödeme yapılmalıdır.
Somut olayda, mahkemece, davalılara 58.200,96 USD asıl alacak ve işlemiş faiz ile 7.717,96 TL masraf ve vekalet ücretinin ödenmesi hususunda, yukarıdaki ilkelere aykırı olarak depo emri çıkarılmış; depo emrinde, ödeme ihtarına uyulmaması halinde iflasa karar verileceği ihtarı da yer almamıştır.
Bu durumda, mahkemece, depo emrinin verildiği güne kadar alacağın esas ve eklentileri hesaplattırılıp, borçluya İİK’nın 158. maddesine uygun olarak, takip konusu borç ve fer’ilerinin TL karşılığını açıkça gösteren ve borcun 7 gün içinde depo edilmemesi halinde iflasa karar verileceği uyarısı içeren bir depo emri tebliğ edilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.