Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/5615 E. 2014/268 K. 20.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5615
KARAR NO : 2014/268
KARAR TARİHİ : 20.01.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/12/2012
NUMARASI : 2009/285-2012/374

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmiş olup, davacı vekilinin süresinden sonra verdiği temyize cevap dilekçesinde yer alan duruşma isteminin süre yönünden reddine karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

1-7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35. maddesinin 1. fıkrasında kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecbur olduğu, bu takdirde bundan sonraki tebliğlerin bildirilen yeni adrese yapılacağı, 11.01.2011 tarihinde 6099 sayılı Kanun’un 9. maddesiyle değişik Tebligat Kanunu’nun 35. maddesinin 2. fıkrasında ise, adresini değiştiren kimsenin yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshasının eski adrese ait binanın kapısına asılacağı ve asılma tarihinin tebliğ tarihi sayılacağı öngörülmüştür.
Somut olayda, gerekçeli karar, davalı S.. E..’na dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve tebliğ adresinde oturduğu bu davalı tarafından duruşmada beyan edilen “Kadıköy Z…….. Caddesi ……. Apartmanı No:32 İstanbul” adresine çıkarılmış ve adresinden taşındığı şerhiyle iade edilmesi üzerine adres kayıt sisteminde kayıtlı yerleşim yeri adresi araştırılmadan, doğrudan, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/2 maddesine aykırı olarak tebliğe çıkarılmıştır.
Bu durumda, mahkemece, ilgili Nüfus Müdürlüğü’nden veya UYAP sisteminden adı geçen davalının adres kayıt sisteminde kayıtlı adresi araştırılarak; adres kayıt sisteminde kayıtlı adresin aynı adres olması halinde tebligat ile ilgili başka bir işlem yapılmaması; farklı bir adrese ulaşılması halinde ise, davalı S.. E..’na, yerel mahkeme kararının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve 25.01.2012 tarih ve 28184 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun tebliği ile temyiz süresinin beklenmesi ve temyiz edilmesi halinde temyiz dilekçesinin davacı vekiline tebliğ edilerek, temyize cevap süresinin beklenmesi,
2-Gerekçeli karar ile davalı S.. E.. vekilince sunulan temyiz dilekçesinin tebliğ edildiği Av. S.. E..’nun davacı şirketi temsil ettiğine dair bir vekaletnameye dosyada rastlamadığı gibi, dava dilekçesindeki 1 nolu davalının isminin de
S.. E.. olması nedeniyle bu iki kişinin aynı kişi olup, olmadığı noktasında tereddüte düşülmüştür. Bu durumda, mahkemece, davacı H.. A..’nin imzaya ve temsile yetkili temsilcilerinin Ticaret Sicil Memurluğu’ndan sorularak, Av. S.. E..’nun vekaletnamesi temin edildikten sonra, menfaat çatışması olabileceğinden vekaletnamenin davalılar dışındaki şirket yetkilileri tarafından verildiğinin denetlenmesi, adı geçen vekilce bu şekilde bir vekaletname sunulmaz ise, davacı şirketten başka bir vekile ait vekaletname sunulmasının istenilmesi, sunulur ise gerekçeli karar ile davalı S.. E.. vekilince sunulan temyiz dilekçesinin, yeni vekile, sunulmaması halinde ise davacı şirkete (davalılar dışındaki şirket temsilcilerine) 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve 25.01.2012 tarih ve 28184 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun tebliği ile temyiz ve temyize cevap süresinin beklenmesi ve temyiz edilmesi halinde temyiz dilekçesinin davalı S.. E.. vekili ile diğer davalılardan S.. E.., M. F., S.. E.. ve Y.. E..’ye tebliğ edilerek, temyize cevap süresinin beklenmesi,
İçin dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.