Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/4047 E. 2013/6001 K. 02.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/4047
KARAR NO : 2013/6001
KARAR TARİHİ : 02.10.2013

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-

Davacı, faaliyet raporları ve hesap tetkik komisyonu raporlarının önceden üyelere ulaştırılmadığını, raporun tek kişi tarafından imzalandığını, genel kurulda bakanlık temsilcisinin bulunmadığını ileri sürerek, 03.06.2007 tarihli davalı kooperatif genel kurulunun iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının faaliyet raporları ve hesap tetkik komisyonu raporlarını almadığı ve bilmediği iddiasının doğru olmadığını, denetim kurulunun hesap tetkik komisyonu raporunda denetim kurulunun üç üyesinin de imzasının bulunduğunu, bakanlık temsilcisinin 35 dakika süre içinde gelmediğini, davacının kendi yönetim dönemlerinde yapılan işlerin sonraki dönemde yapılmış gibi hesaplandığını iddia ettiğini, bu hususun inceleneceği yerin tazminat davası olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; Dairemizin ….01.2012 tarih 2011/4700 Esas, 2012/363 Karar sayılı ilamıyla; bakanlık temsilcisinin 35 dakika beklenmesinin ardından genel kurul toplantısına başlandığı,1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 87/…. maddesinin son fıkrasında belirtilen prosedür uygulanmadan alınan kararların mutlak butlan ile sakat olacağı, dolayısıyla genel kurul kararının iptalini talep etmek için ret oyu kullanılması ve muhalefet şerhi yazdırılması koşullarının aranmayacağı, mahkemece anılan kanun ve yönetmelik hükümlerinde öngörülen prosedürün yerine getirilip getirilmediği araştırılmadan eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiği gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda dosya kapsamına göre, yasa ve yönetmelikte sayılan tüm prosedürün yerine getirildiği, sadece görevlendirilen hükümet komiserinin toplantıya iştirak etmemesi karşısında, 35 dakika beklenerek toplantıya başlandığı, yasaya göre temsilci toplantıya gelmez ise, toplantı icrasını temin etmek üzere, mahalli idare amirine durumun bildirilmesi gerektiği, ancak hafta sonu olması nedeni ile mahalli idari amirine başvuru imkanı olmadığı, bir saat yerine 35 dakika beklenmesinin doğru olmamasına rağmen, bakanlık temsilcisinin diğer görevinin uzaması nedeniyle bir saat beklenmesi halinde de toplantıya iştirak edemeyeceğinden bir saat beklenmemesinin sonuca etkili olmadığı, alınan kararların sırf bu nedenle yoklukla malûl olduğu sonucuna varılamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı temyiz etmiştir.
…-Dava, kooperatif genel kurulunun iptali İstemine ilişkindir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun “Ticaret … temsilcileri ve kararların yürürlük şartı” başlıklı 87. maddesinin …. fıkrasında, “Genel Kurul toplantıları Bakanlık temsilcisinin huzuru ile açılır ve devam eder” hükmüne; son fıkrasında ise “Ancak usulüne uygun müracaat yapıldığı halde, temsilci toplantıya gelmez ise toplantı icrasını temin etmek üzere, mahalli idare amirine durum bildirilir. Temsilci yine gelmez ise bir saat sonunda toplantıya başlanır” hükmüne yer verilmiştir. Aynı Kanun’un 87/…. maddesi uyarınca temsilcinin niteliği ve görevi ile ilgili olarak ….04.1969 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe konulan “Kooperatif ve Üst Kuruluşların Genel Kurullarında Bulundurulacak Ticaret … Temsilcisinin Nitelik ve Görevleri Hakkında Tüzük”ün …. maddesinde “Ancak, usulüne uygun şekilde istemde bulunulduğu halde temsilci toplantıya gelmezse, durum, o yerin mülkiye amirine bildirilir ve temsilci onun tarafından atanır.” hükmüne yer verilmiş; …, … ve …. maddelerde toplantı öncesinde, toplantı sırasında ve sonrasında temsilcinin görevleri açıklanmıştır.
Ayrıca aynı Kanun’un 98. maddesi yollamasıyla TTK’nın uygulanması gereken anonim şirketler ile ilgili “Sermaye Şirketlerinin Genel Kurul Toplantıları ve Komiserleri Hakkında Yönetmelik” hükümleri kooperatifler hakkında da kıyasen uygulanması gerekmekte olup, “Komiser Bulundurma Zorunluluğu” başlıklı …. maddesinde, genel kurul toplantılarında komiser bulundurulmasının zorunlu olduğu, komiserin yokluğunda yapılan toplantılarda alınan kararların muteber olmadığı ve …. maddesinde de genel kurul toplantılarında Bakanlık Komiserinin bulundurulması için; toplantının yer, gün ve saati bildirilmek suretiyle toplantı tarihinden en az … gün önceden şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilerce imzalanmış bir dilekçe ile müracaat edilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Bu prosedür uygulanmadan alınan kararların mutlak butlan ile malûl sayılacağı dolayısıyla genel kurul kararlarının iptalini talep ve dava etmek için anılan Kanun’un 53. maddesinde aranan ret oyu kullanılması ve muhalefet şerhi yazdırılması koşullarının aranmayacağı açıktır.
Somut olayda, davalı kooperatifin iptali istenilen 03.06.2007 tarihli genel kurul toplantısı için, anılan Kanun’un 87/…; anasözleşmenin …. maddesi uyarınca süresinde ….05.2007 tarihli yazı ile Sanayi ve Ticaret …’na bildirilerek temsilci talebinde bulunulduğu ve ücretinin yatırıldığı anlaşılmakta ise de, görevlendirilen bakanlık temsilcisinin gelmemesi üzerine mahalli idare amirine durum bildirilmeden, temsilcinin bu bildirime ve bir saat beklenmesine rağmen yine gelmemesi olgusu gerçekleşmeden ve genel kurulun ilan edilen başlama saatinden sonra 35 dakika beklenilmesi ile yetinilerek toplantıya başlanıldığı anlaşılmıştır.
Mahkemece, bu prosedür açıklayan bozma ilamına uyulduğu halde bilirkişinin, uygulamada özellikle tatil günlerinde kooperatiflerin durumu mülki idare amirlerine bildirme konusunda problemlerle karşılaştıkları ve nöbetçi memurların mevzuat bilgisi eksikliğinden verilen dilekçeyi almak istemedikleri, bu durumda anılan madde hükmünün işletilemediği tespitine itibar edilerek, yasa hükmüne rağmen davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkemece, açıklanan prosedürün eksiksiz uygulandığının davalı tarafça ispatlanamaması karşısında 03.06.2007 tarihli genel kurul maddelerinin mutlak butlanla malûl olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
…- Kabule göre de, mahkemece 03.06.2007 tarihli dava konusu genel kurul kararlarının yoklukla malûl olmadığı sonucuna varılmış ise de; ilk karar gerekçesiyle birlikte bozma ile ortadan kalktığı için iptale konu kararların 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 53. maddesi uyarınca yasaya, anasözleşmeye ve objektif iyiniyet kurallarına aykırı olup olmadığı, diğer anlatımla iptali kabil olup olmadığı önce dava açma koşulları ve gerektiğinde davanın esası yönünden incelenip tartışılmadan, genel kurulun iptaline yönelik talebin reddine karar verilmesi de doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 02…..2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.