Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/3597 E. 2013/5596 K. 20.09.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3597
KARAR NO : 2013/5596
KARAR TARİHİ : 20.09.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı … ve vekili avukat … ile davalı vekili Av. ….’ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davalı yüklenicinin hiç işe başlamadığını, harcını yatırmadığı için inşaat ruhsatı alamadığını, acz içinde olduğunu, davacı arsa sahibinin davalıya olan güvenini kaybettiğini, bu nedenlerle sözleşmenin feshi için ihtar çektiğini ancak davalının kabul etmediğini ileri sürerek, sözleşmenin haklı feshedildiğinin tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili,davacı arsa sahibinin arsada mevcut binayı yıktırmadığını, yapı denetim kanunu ve değişen yönetmelikler nedeniyle, projelerin yeniden çizdirildiğini, kalan sürenin yeterli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporuna göre; sözleşme gereğince belirlenen inşaat süresi dikkate alındığında, kalan sürede işin tamamlanabileceği, davalının başka bir inşaatı yarım bırakmasının bu inşaatı yapmayacağı anlamına gelmeyeceği bu nedenlerle davacının fesih beyanının haksız olup, feshin geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı arsa sahibi, eldeki davada, diğer bazı sebepler yanında taraflar arasında güven ilişkisinin ortadan kalktığını da belirterek sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin tespitini talep etmiş, davalıya olan güvenin yitirilmesine dayanak olarak da, belediyeye verilen ruhsat başvuru dilekçesindeki imzanın, vekaletname olmasına rağmen arsa sahibinin imzasının taklit edilerek sahte olarak atıldığını, yüklenici hakkında çok sayıda … takibi bulunduğunu ve bu sebeple işi yapabilme yeteneğini kaybettiğini bildirmiştir.
Bilindiği üzere, eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri niteliği itibariyle güven esasına dayanır. Aslolan karşılıklı güven duygusu ve iyiniyetin varlığıdır ve taraflar arasındaki hukuki ilişkide tarafların dürüstlük kuralları çerçevesinde davranışlarına da bakılmalıdır.(…. H.D. 06…..2006 t.4522 esas, 7157 karar s.ilamı) TBK’nın 471.(BK.md.356) maddesinde belirtildiği üzere, yüklenici üstlendiği edimleri işsahibinin haklı menfaatlerini gözeterek sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır. Buna aykırı eylem ve işlemler sözleşmenin sona ermesine neden olabilecektir.(….H.D. 03.07.2012 t.1915 esas,4581 karar s.ilamı).
Saptanan bu hukuksal durum karşısında, somut olaya gelince; arsa sahibinin güvenini sarsan durumlar olarak ileri sürdüğü, kendisinin yerine sahte imza atılması ve yüklenici hakkında çok sayıda … takibi bulunduğu iddiaları üzerinde durularak toplanacak deliller çerçevesinde taraflar arasındaki güven ilişkisinin sarsılıp sarsılmadığının değerlendirilerek, sonucuna uygun bir hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere ….09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.