Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/342 E. 2013/1227 K. 04.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/342
KARAR NO : 2013/1227
KARAR TARİHİ : 04.03.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki iflâs davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan üç ayrı kredi sözleşmesine dayanılarak davalıya 158.000 Euro kredi verildiğini, teminat olarak davalıya ait üç araç üzerinde davacı lehine birinci sırada rehin tesis edildiğini, kredi borcunun bir kısmını ödeyemeyen davalı aleyhine iki ayrı … takibi yapmalarına rağmen davalının borçlarını ödemediğini, rehinli üç adet aracı sakladığını, üçüncü şahıslarca da davalı aleyhine bir çok … takipleri yapıldığını ve ödemelerini tatil ettiğini ileri sürerek, İİK’nın 177/…-…. maddesi uyarınca davalının doğrudan iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının rehinli üç adet araç yönünden sadece İİK’nın 45. maddesi uyarınca takip yapabileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair kararın Dairemizin ….09.2011 tarih ve 2011/377-582 E.K. sayılı ilamı ile “ilk bozma ilamı üzerine gerekli araştırma yapılmadan ve davalı tarafın son celsedeki beyanları üzerinde durulmadan karar verildiği” gerekçesiyle bozulması üzerine, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davalı şirketin hacizli araçları yurt dışına kaçırdığı, böylelikle hacizli malları saklama olgusunun gerçekleştiği, 2001 yılı hesap dönemi itibariyle ticari faaliyetini sürdürmediği gerekçesiyle, davanın kabulüne ve davalı şirketin iflâsına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 04.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.