Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/252 E. 2013/767 K. 12.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/252
KARAR NO : 2013/767
KARAR TARİHİ : 12.02.2013

MAHKEMESİ : Pınarbaşı (Kayseri) Asliye Hukuk Mahkemesi

-K A R A R-

İstemci vekili, 1979 yılından bu yana un fabrikası işleten müvekkili şirketin 2010 yılında buğday fiyatlarında meydana gelen aşırı artış ve ekonomik kriz nedeniyle borca batık hale geldiğini, hazırlanan iyileştirme projesinin uygulanması halinde şirketin borca batıklıktan kurtulabileceğini ileri sürerek, iflasının ertelenmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamındaki tüm kanıtlara göre; istemci şirketin borca batık durumda bulunduğu, sunulan iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olduğu, uygulanmasıyla şirketin borca batıklıktan kurtulabileceği gerekçesiyle istemci şirketin iflasının bir yıl süreyle ertelenmesine karar verilmiştir.
Kararı, müdahil …. A.Ş., …., …. Bankası A.Ş.,…. T.A.Ş, … A.Ş. vekilleri temyiz etmiştir.
İflasın ertelenmesi, borca batık durumda olan bir sermaye şirketinin mali durumunun ıslahının mümkün olması halinde o şirketin iflasının önlenmesini sağlayan bir kurumdur. Böyle bir talep üzerine mahkemece bu şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı tespit edilmeli, borca batık durumda ise bu kez ıslahının mümkün olup olmadığı üzerinde durulmalıdır. Bunun için borçlu şirket tarafından mahkemeye ibraz edilen bilanço ile mali durumun iyileştirilebilmesi amacıyla şirket tarafından bildirilen proje üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bir sonuca gidilmelidir. Zira önerilen iyileştirme tedbirlerinin şirketin mali durumunu düzeltmeye elverişli olup olmadığının belirlenmesi özel bir bilgiyi gerektirdiğinden, bu konuda bilirkişinin görüşüne başvurulması icap etmektedir. Bilirkişi raporunda; şirket ortaklarına ait taşınmazların satışının öngörülmesi ve ortakların yazılı beyanlarının iflas erteleme talebinin samimi olduğunu gösterdiği, şirketin ortaklarından alacağı borçlarla ucuz hammadde tedariki ve ticari faaliyetleriyle borca batıklıktan çıkmasının mümkün olduğu belirtilerek iflasın ertelenmesi yönünde görüş belirtilmiştir.
İyileştirme projesinde dış kaynak girişine yer verilmemiş, mevcut işlerden beklenen gelirler, ortakların taşınmazlarının satışından elde edilecek gelirlerle sermaye artışı ve yeni ortak alınması gibi genel ve soyut tedbirler öngörülmüştür. Öncelikle, ortaklara ait taşınmazlar ipotekli olup satışı için hiçbir somut veri bulunmadığı gibi yeni ortak alınmasına ilişkin de bir çalışma bulunmamaktadır. Diğer yandan, şirketin borca batıklıktan kurtulabilmesi için sermaye artırılması yerine ortaklardan alınacak borçlarla hammadde alınması suretiyle ticari hayata devam etmesi ile şirketin daha büyük mali yükümlülük altına gireceği kuşkusuzdur. İstemci yanca, somut tedbir içeren revize iyileştirme projesi de verilmemiştir. Bu nedenle, somut bir dış kaynak öngörmeyen iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olmadığı kabul edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, somut iyileştirme tedbirleri öngörmeyen projeye dayalı olarak erteleme kararı verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, müdahil … A.Ş.,…., …. Bankası A.Ş., … T.A.Ş, …. A.Ş. vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün anılan müdahiller yararına BOZULMASINA, peşin alınan harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,12.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.