Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/25 E. 2013/1454 K. 11.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/25
KARAR NO : 2013/1454
KARAR TARİHİ : 11.03.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı kooperatifin … ……. Müdürlüğünün 2009/5590 esas sayılı dosyası ile müvekkili ve diğer kişiler aleyhine … takibine başladığını,….02.2006 tarihli genel kredi sözleşmesi ve eki olan senetlere dayandığını, muhtara teslim edilen … emrinin müvekkiline teslim edilmediğini, müvekkilinin yaptığı araştırmalar sonucu kooperatife hiç gitmeyen davacı ve diğerleri adına ölen …l’ün imza attığını tesbit ettiğini, savcılığa şikayette bulunduklarını ileri sürerek, belirttikleri dosya ve evraklara bağlı olarak davalıya borcunun olmadığının tesbitine, ödeme mecburiyetinde kaldıkları takdirde davanın istirdat davası olarak devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sözkonusu takip dosyasındaki takibin kesinleştiğini,borçlu olan davacı tarafından borca itirazda bulunulmadığını, sözleşme ve senet örneklerinde davacının imzasının bulunduğunu savunarak, davanın reddini ve %40 kötüniyet tazminatının tahsilini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamına göre; 6100 sayılı HMK’nın 211/…-a maddesi gereğince davacının isticvabının yaptırıldığı, HMK 211/…-a maddesi gereğince davacının huzurda imza örneğinin alındığı, alınan imza örnekleri isticvap ile birlikte değerlendirildiğinde kredi sözleşmesindeki imza ile davacının huzurda atılan imzaları arasında benzerlik olduğu, imzaların aynı olduğu kanaatine varıldığından ve savcılık tarafından da Söke Jandarma Kriminal Labaratuarından alınan imza inceleme raporunda sözleşme altındaki imzanın davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle, davanın reddi ile takibe konu alacağın %40’ı oranında … inkar tazminatına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 211/…-a maddesine göre, hakim, yazı veya imzayı inkar eden tarafı isticvap ettikten sonra bir kanaat edinememişse, huzurda bu kişiye yazı yazdırıp imza attırmak suretiyle elde ettiği belge ve diğer delilleri değerlendirir. Hakim, sahtelik konusunda başka bir incelemeye gerek duymadan karar verebilecek durumda ise gerekçesini açıkça belirtmek suretiyle, senedin sahteliği hakkında bir karar verir. Ancak somut olayda mahkeme gerekçesinde, davacının huzurda attığı imzalar ile söz konusu kredi sözleşmesi altındaki imzanın benzer olduğu olgusu yanında ayrıca kriminal rapora da atıfta bulunulmuştur. Bu halde, mahkemenin yukarıda anılan HMK’nın 211/…-a maddesinde düzenlendiği şekilde sahtelik konusunda incelemeye gerek duymadan karar verebilecek durumda olmadığı anlaşılmaktadır.
Davacı tarafça ısrarla sözleşmedeki imzanın kendisine ait olmadığı iddia edildiğine ve bu durum HMK’nın 266.maddesi uyarınca çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerden olduğuna göre; mahkemece davacının incelemeye, karşılaştırmaya elverişli imzaları ile mahkemece elde edilen yazı ve imzaları Adli Tıp Grafoloji Şube Müdürlüğü’ne gönderilip kredi sözleşmesindeki imzanın davacının eli ürünü olup olmadığı hususunda kesin kanaat bildiren rapor alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken davacının imzanın sahteliğine ilişkin itirazları karşılanmadan eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere ….03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.