Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/1644 E. 2013/1816 K. 25.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/1644
KARAR NO : 2013/1816
KARAR TARİHİ : 25.03.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı … vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalılardan …’in kooperatif üyesi, diğer davalının da kefili olduğunu, davalı …’in 2002 ila 2006 yılları arasında kooperatifin sulama hizmetlerinden faydalandığı halde sulama bedeli olan ….794,00 TL’yi ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla … … Müdürlüğü’nün 2007/612 sayılı takip dosyası ile başlatılan takibin davalıların itirazı üzerine durduğunu, borcun halen ödenmediğini ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve %40 … inkâr tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, … takibi ile istenen asıl alacak ve faiz miktarlarının ayrı ayrı belirtilmediğini, müvekkillerinin temerrüde düşürülmediğinden faiz istenemeyeceğini, davalılardan …’in diğer davalıya kefil olduğunu, ancak kefalet miktarının senettte açıkça gösterilmediğini, alacak likit olmadığından inkâr tazminatı da istenemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın davalılardan… yönünden kısmen kabulüne, diğer davalı yönünden reddine dair kararın Daire’mizin ….02.2012 gün ve 2012/753-1451 esas – karar sayılı ilamı ile “…gerek davacı tarafın ….04.2009 tarihli açıklama dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar ve gerekse de bilirkişi raporunda belirlenen asıl alacak ve işlemiş faiz miktarları karşısında davanın kabulüne karar vermek gerektiği” gerekçesiyle bozulması üzerine, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalı …’in asıl alacak yanında işlemiş faizden de sorumlu olacağı, diğer davalı…e sorumlu olacağı miktar belirlenmediğinden borçtan sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle, davanın… yönünden kabulüne, diğer davalı yönünden ise reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı … vekili temyiz etmiştir.
…-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı … vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
…-Dava ödenmeyen sulama bedelinin tahsili amacıyla kooperatif ortağı ve kefili hakkında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemenin bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak doğar. Bunun istisnası ise, bozma kararından sonra geçmişe etkili yeni bir kanun hükmünün yürürlüğe girmesidir. Somut olayda da,
davalı … yönünden davanın kısmen kabulüne dair verilen ilk karar, davacı vekilinin temyizi üzerine, davanın kabulü gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozma ilamına uyulmakla davacı yararına usuli müktesep hak oluşmuş ise de, 6100 sayılı Kanun’un …. maddesi uyarınca devam eden davalarda uygulanması gereken ve temerrüt faizi yönünden sınırlama getiren Türk Borçlar Kanunu’nun 120. maddesi hükmü 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kooperatif genel kurullarında kabul edilen gecikme faizi de temerrüt faizi niteliğinde olup anılan yasal düzenlemeye göre temerrüt faizi yasal temerrüt faizinin yüzde yüzünü aşamaz. Bu nedenle anılan yasal düzenlemeler dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı … yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere ….03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.