Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/1256 E. 2013/1921 K. 27.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/1256
KARAR NO : 2013/1921
KARAR TARİHİ : 27.03.2013

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı müvekilinin kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatif yönetiminin, 2004 yılında kooperatif inşaatları devam ederken, inşaat halindeki konutların tapularını üyelere verdiğini ve kendisinin ödenmeyen aidat veya aidat faiz borcu olması ihtimaline karşı teminat olarak iki adet boş bonoyu kooperatif yönetimine verdiğini, bu konuda alınmış bir genel kurul kararı olmadığını, senedi baskı altında verdiğini, üyelere verilen dairelerin içinin kendileri tarafından yapıldığını, bakanlık müfettişlerince yapılan inceleme sonucu, kooperatif bünyesinde birçok usulsüzlük bulunduğunun tespit edildiğini, …’ın hem kooperatif yöneticiliği hem de … Emlak Ltd. Şti.’nin sahibi olduğunu, müvekkilinin, yapılan usulsüzlüklere karşı çıkması nedeniyle kooperatife verdiği bonolardan bir tanesine 139.149,00 TL yazılarak kendisi aleyhine … takibi başlatıldığını, bunun üzerine menfi tespit davası açıldığını ve davanın derdest olduğunu, 2004 yılında kooperatif yönetimi tarafından diğer bononun kendisine iade edileceğine dair yazı gönderilmesine rağmen, senedin iade edilmediğini ileri sürerek, boş bono nedeniyle kooperatife borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının daha önce açmış olduğu menfi tespit davasında borcunun bulunduğunun tespit ve rapor edildiğini, davacının dava konusu ettiği bononun, ….07.2006 tarihli genel kurul kararına rağmen yüklenici firmaya ciro edilmediğini, davacı ile yapılan taahhüt anlaşmasına uyulmaması nedeniyle bir adet bononun doldurulduğunu, bu bononun tahsil edilmiş olması halinde taahhütnameye göre borç alacak ilişkisi tasfiye edilmiş olacağından ikinci bononun bedelsiz ve konusuz kalacağını, bu bono ile ilgili hiçbir işlem yapılmadığını ve teminat olarak müvekkili kooperatif kasasında saklandığını, genel kurulda karar alınması halinde bononun kullanılacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatifin ….07.2006 tarihinde yapılan genel kurulunda, aidat ödemekle yükümlü olan 46 ortak için ….138,00 Euro borçlarının sabitlendiği ve bu kişiler arasında olan davacıdan da boş olarak alınan teminat senedinin bu borç için alındığı, söz konusu genel kurulun iptali için açılan davanın reddine karar verildiği ve kararın kesinleştiği, genel kurul kararının yokluğunun tespiti için aynı sebeplere dayalı olarak açılan yeni davanın sonucunun beklenmesine gerek bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ….03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.