Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/955 E. 2012/2873 K. 16.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/955
KARAR NO : 2012/2873
KARAR TARİHİ : 16.04.2012

Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-
Şikayetçi vekili, dava dışı borçluya ait taşınmazın satışı sonucu satış bedelinin şikayet olunan ile şikayetçi arasında paylaştırılmasına karar verildiğini, şikayet olunanın dava dışı limited şirketin borcundan dolayı şirketten tahsilin olanaksız hale geldiğini tespite yönelik prosedürü işletmeden şirket müdürü borçlunun taşınmazına haciz koyduğunu, anılan kişi hakkında yapılmış bir takip ve kesinleşmiş ödeme emri olmadığını ileri sürerek, şikayet olunanın haczinin geçersizliğine ve sıra cetvelinden çıkartılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Şikayet olunan vekili, borçlu limited şirketinin kanuni temsilcisinin aynı zamanda şirket ortağı olduğunu, 6183 sayılı Yasa’nın mükerrer 35. maddesine göre tüzel kişilerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen alacakların kanuni temsilcilerin şahsi mal varlıklarından tahsil edileceğinin belirtildiğini, şirket hakkında yapılan araştırmada şirketin borç ödemeden aciz olduğunun, çeşitli tarihlerde yapılan yoklamalarda şirketin adreste olmadığının ve şirketin beyanname vermediğinin tespit edildiğini, borçlunun şirketin vergi borçlarından doğrudan doğruya sorumlu olduğunu, bu nedenle borçlunun gayrimenkulü üzerine haciz konulduğunu, Tapu Sicil Müdürlüğü’nün 31.07.2010 tarihli yazısı ile taşınmazın üzerine kamu alacağından dolayı haciz konulduğunun belirtildiğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, İcra Müdürlüğü dosyasında ihale bedelinin garameten paylaştırılarak sıra cetvelinin yapılmasına ve ilk sırada yer almasına karar verildiği, bilirkişi raporuna mahkemece itibar edilmeyerek 10.12.2009 tarihinde 86208 sayılı kararla şirketin mal varlığının araştırıldığı şirket adına kayıtlı bir adet gayrimenkul olduğu ancak bu taşınmaz üzerinde 53 tane haciz bulunduğu ve başka malvarlığı tesbit edilemediğinden şirket yetkilisi hakkında haciz uygulandığı, şirkette borçlunun % 80 paya sahip olduğu, aynı zamanda şirket yetkilisi ve ortağı olduğu dikkate alındığında bu konudaki haczin geçerli bulunduğu, bu durumda kamu alacağı niteliğinde olan davalı alacağının diğer alacaklar ile birlikte ilk sırada yer almasında usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir.
Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir.
1) Şikayet, 6183 sayılı Yasa’nın mükerrer 35. maddesindeki usul işletilmeden yapılan haczin geçersizliğinin tespiti ve sıra cetvelinin iptali istemlerine ilişkindir. Şikayet olunan tarafından Yenimahalle Tapu Sicil Müdürlüğü’ne gönderilen 01.07.2010 tarihli kamu alacağından doğan haciz bildirisinde 4.371,71 TL alacak belirtilmesine rağmen sonradan kim tarafından ilave edildiği belli olmayan şekilde el yazısıyla imzasız olarak 751.509,63 TL vergi borcu olduğu yönündeki eklemenin geçerliliği ve uyuşmazlık konusuna etkisi tartışılmadan ve bilirkişi raporu alınmasından sonra savunulan 10.12.2009 tarihinde 86208 sayılı kararla şirketin mal varlığının araştırıldığına dair belgeler getirtilip ek bilirkişi raporu alınmadan eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
2) Bozma nedenine göre, şikayetçi vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, şikayetçi yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 16.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.