Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/693 E. 2012/3153 K. 26.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/693
KARAR NO : 2012/3153
KARAR TARİHİ : 26.04.2012

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

İstemcinin iflasın ertelenmesi talebi üzerine yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı istemin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün müdahil … vekili ile süresi içinde müdahiller Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. ve … İletişim Hizm. Tic. Ltd. Şti. vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
İstemci vekili, müvekkilinin inşaat, taahhüt, hafriyat, onarım ve fizibilite hizmetleri verdiğini, küresel ekonomik kriz, döviz kurundaki dalgalanma, yüksek faiz ve petrol fiyatındaki artışlar ile hakedişlerin idarece ödenmemesi nedeniyle nakit sıkıntısı yaşandığını, mevcut işlerin bitirilmesi sonunda alınacak paralar ve çözülecek blokajlarla rahatlama sağlanacağını ileri sürerek, iflasın bir yıl süreyle ertelenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, şirketin borca batık durumda olduğu ve sunulan iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı bulunduğu, projenin uygulanması halinden şirketin borca batıklıktan kurtulabileceği gerekçesiyle iflasın ertelenmesine karar verilmiştir.
Karar, müdahiller Yapı ve Kredi Bankası A.Ş., … ve … İletişim Hizm. Tic. Ltd. Şti. vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Mahkemece iflâsın ertelenmesi talebi hakkında verilen hüküm temyiz eden müdahil … vekiline 04.11.2011 günü tebliğ edildiği halde, temyiz dilekçesi İİK.nun 164. maddesinde öngörülen 10 günlük yasal süre geçirildikten sonra 18.11.2011 tarihinde verilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 esas, 1990/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında Yargıtay tarafından da karar verilebileceği kabul edilmiş olmakla, temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2- Diğer müdahillerin temyiz itirazlarına gelince;
İflasın ertelenmesi borca batık durumda bulunan sermaye şirketleri ile kooperatiflerin, sunacakları ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi kapsamında, mali durumlarını sürdürülebilir bir seviyeye getirmeleri ve iflas halinden kurtulmaları amacıyla getirilmiş hukuki bir yoldur.
Borca batıklığın belirlenmesi özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, bu konuda bilirkişi deliline başvurulması (HMK.m.266) ve özellikle varlıkların rayiç değerlerinin tesbiti (TTK.m.324) suretiyle hesaplama yaptırılması gerekir. Dosyanın incelenmesinde istemci şirketin Türkiye’nin çeşitli yerlerinde şantiyelerinin bulunduğu, bunların farklı seviyelerde tamamlandığı anlaşılmışsa da şantiyelerde bulunan varlıkların değerlendirilmediği ve bilirkişilerce tahmini bir rayiç hesabı yapıldığı görülmüştür.
Öte yandan iyileştirme projesinde şirketin borca batıklıktan kurtulması için öngörülen tedbirlerin somut verilere dayanması gerekir. Sadece haciz baskısından korunmak suretiyle iflasın ertelenmesinin istenmesi projenin ciddi olmadığının göstergesidir. İstemcinin projesinde kârlılığı ve sermayeyi arttırıcı önlem bulunmamakta, istemci bitirilecek işlerden gelecek alacaklar ile blokesi çözülecek teminatların borç ödemede kullanılacağını ileri sürmektedir.
Bu durumda mahkemece inşaatları devam eden şantiyelerdeki imalat durumunu belirlenmesi ve buralardaki varlıkların rayiç değerlerinin saptanması için ilgili yer mahkemelerinin istinabe edilmesi, inşaatların durumu ve sözleşmelerin akibeti konusunda idare ile yazışma yapılması ve oluşacak duruma göre önceki heyetten ek rapor alınması veya konusunda uzman kişilerden oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetinden yukarıdaki ilkeler çerçevesinde rapor alınması suretiyle bir sonuca varılması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle, müdahil …’in temyiz isteminin süre yönünden reddine, (2) sayılı bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.