Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/690 E. 2012/2401 K. 28.03.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/690
KARAR NO : 2012/2401
KARAR TARİHİ : 28.03.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı temsilcileri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, kur’a işleminde müvekkiline isabet eden konutun teslim edilmiş olmasına rağmen, tapusunun teslim edilmediğini, tapunun kooperatif adına kayıtlı olduğunu ve davalının borçları nedeniyle üzerinde bir çok haciz şerhinin bulunduğunu ileri sürerek, konutun takyidatlarından ari olarak tapusunun iptali ile davacı adına tesciline, bu taleplerinin kabul edilmemesi durumunda rayiç bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, dava devam ederken son celsede konutun tespit edilen rayiç bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı temsilcisi, dairenin tapusunun davacıya verilmesinde bir sakıncanın olmadığını, önceki yönetim kurulu başkanı tarafından tapunun davacı adına tescil ettirilmediğini, üzerindeki hacizlerin kooperatifin borçlarından kaynaklandığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kur’a işlemiyle dairenin davacıya isabet ettiği, davacının yükümlülüklerini yerine getirdiğinin anlaşıldığı, tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili şartlarının gerçekleşmiş olduğu, ancak üzerindeki bir çok haciz nedeniyle davacının tercihini tazminattan yana kullandığı gerekçesiyle, 120.000,00 TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı kooperatif tasfiye yönetim kurulu üyeleri temyiz etmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı tarafın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2) Dava, tahsis iddiasına dayalı tapusu verilmeyen konutun rayiç bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Üyeye konut tahsis edilemiyorsa, üyenin kooperatiften tazminat isteme hakkı doğacağı kuşkusuzdur. Eğer üyeye tahsis edilecek konut yoksa Dairemizin yerleşik uygulamasına uygun şekilde hesap edilen yöntemle bulunan tazminat miktarına hükmedilmelidir. Somut olayda davaya konu edilen konutun tapusu dava tarihi itibariyle davalı kooperatif adına kayıtlı olup, davacı vekili son celsede tapu iptal tescil ile terditli taleplerinden konutun rayiç değerinin ödenmesini istemiş olduklarını belirtmiştir. Davacının kooperatif üyesi olduğu, kendisine tahsis edilen davaya konu konutun teslim edilerek halen
oturmakta olduğu, üyelikten istifasının veya çıkarılmasının söz konusu olmadığı tartışmasızdır. Davacı tarafça terditli taleplerinden olan tazminat talebi tercih edildiğine göre, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.