Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/6693 E. 2013/1963 K. 28.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/6693
KARAR NO : 2013/1963
KARAR TARİHİ : 28.03.2013

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince duruşmasız, davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti.Belli günde davalı vekili Av….gelmiş, davacı tarafından gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlendikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, 08.03.2009 tarihli genel kurul toplantısına çağrılmadığını, davacının davalı kooperatife yaptığı katkı nedeniyle bir pay ayrılmadığını, bu duruma rağmen, geriye kalan … nolu dairenin 60.000,00 TL bedelle satışına dair alınan kararın, davalı kooperatifin taşınmazları üzerinde yönetim kurulunun ayrıca bir karar almaksızın yetkili kılınmasına dair kararın ve davalı kooperatif yönetim kuruluna daire satışına ilişkin kararın yok hükmünde olduğunu ileri sürerek, anılan genel kurul kararlarının yokluğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davanın hak düşürücü sürede açılmadığını ve kararların yokluğunu gerektirecek bir durumun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; genel kurul kararların iptali davası 1163 sayılı Kooperatif Kanunu’nun 53. maddesine göre, … aylık hak düşürücü süreye tabi iken, yokluğu talebinin hak düşürücü süreye tabi olmadığı, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı, salt çağrı usulsüzlüğünün genel kurul kararlarının yokluğu sonucunu doğurmayacağı, genel kurulun …/d maddesinde, ayrıca bir yönetim kurulu kararına gerek olmaksızın, yönetim kurulunun kooperatifin taşınmazları üzerinde tasarrufta bulunmaya dair genel kurul kararının 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 42/…. ve 59/son maddelerindeki emredici hükümlere aykırı olması nedeniyle butlan yaptırımına tabi olduğu, yine …/d maddesinde alınan yönetim kurulu üyelerine daire satışına ilişkin kararın 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 59/…. maddesindeki yönetim kurulu üyelerinin ticari muamele yasağı kapsamında olduğu, diğer kararların iptali kabil nitelikte olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüyle, genel kurulunun …/d maddesindeki, genel kurula yönetim kurulu kararı alınmaksızın işlem yapabilme yetkisi verilmesine ilişkin karar ile yönetim kurulu üyelerinin kendilerine daire satışı yapılabilmesine ilişkin alınan kararların yok hükmünde olduklarının tespitine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
…) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
…)Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Dava, genel kurul karalarının iptali istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama sonucunda, yukarıdaki gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkeme kararı ile iptaline karar verilen 08.03.2009 tarihli genel kurulun …/d maddesiyle, kooperatifin işleyişine dair “ayrıca bir yönetim kurulu kararı alınmasına gerek olmaksızın, yönetim kurulu kanun ve anasözleşmeye uygun işlem yapmak üzere yetkili kılınmıştır” şeklindeki genel kurul kararının, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 42/…. ve 59/son maddelerindeki emredici hükümlere aykırı olması nedeniyle, butlan yaptırımına tabi olduğundan bahisle yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 42. maddesine göre, “genel kurul bütün ortakları temsil eden en yetkili organdır.” Aynı maddenin ikinci fıkrasıyla, genel kurulun devredemeyeceği yetkiler sayılmıştır. Bu fıkranın …. bendinde, “gayrimenkul alımında ve satımında takip edilecek usul ile alınacak gayrimenkulün niteliğini, yerine ve azami fiyatını, satılacak gayrimenkulün asgari fiyatını belirlemek” yetkisinin genel kurula ait olduğu vurgulanmıştır. Mahkemece, iptaline karar verilen anılan hüküm, genel kurul yetkisi içerisinde olan kararlardan bulunmasına ve genel kurulun bütün ortakları temsil eden en yetkili organ olmasına göre, alınan kararın yokluğunu gerektirecek bir durumun bulunmadığı sonucuna ulaşılmalıdır. Öte yandan, aynı Yasanın 59/son maddesi, “yönetim kurulu üyeleri ve temsile yetkili şahıslar, genel kurulun devredemeyeceği yetkilerini kullanamaz” hükmünü içermekte olup, yokluğunun tespitine karar verilen karar genel kurul kararı olduğuna, yönetim kurulunun yetkilerini de genel kurul bünyesinde toplayan bir karar olmasına göre, bu kararın yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilemeyeceği muhakkaktır.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 59/…. maddesi “yönetim kurulu üyeleri ve kooperatif personeli ortaklık işlemleri dışında kendisi veya başkası namına, bizzat veya dolaylı olarak kooperatifle kooperatif konusuna giren bir ticari muamele yapamaz” hükmünü içermektedir. Anılan genel kurulun …/d maddesinde yönetim kurulu üyelerine daire satışına ilişkin karar alınmıştır. Yönetim kurulu üyelerinin davalı kooperatifin ortağı oldukları, daire satışına ilişkin kararın yönetim kurulu üyeleri adına isabet eden dairelere ilişkin olduğu, yönetim kurulu üyeleri ile kooperatif arasında ticari bir muamele yapılmadığı, kararın ortaklık işlemine ilişkin olduğu nazara alındığında, alınan genel kurul karanın iptalini gerektirir bir durum bulunmadığı sonucuna ulaşılacaktır.
Bu durumda, mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken, anılan gerekçelerle kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, davalıdan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere ….03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.