YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/6515
KARAR NO : 2013/1497
KARAR TARİHİ : 12.03.2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. …. gelmiş davalı tarafından gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –
Davacı vekili, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin inşaatı tamamlamasına rağmen, sözleşme gereği müvekkiline devri gereken bağımsız bölümlerin arsa sahibi davalı tarafından devredilmediğini ileri sürerek, 254 ada … parsel üzerinde bulunan …, …, …, … ve … numaralı bağımsız bölümlerin müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, harcın eksik yatırıldığını, davacı yüklenicinin edimini yerine getirmediğini, bu nedenle bağımsız bölüm tapularının talep edilemeyeceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki sözleşmeye göre A bloğun yüklenici payına isabet ettiği, binanın projesine uygun olarak yapıldığı ve edimini yerine getiren yüklenicinin tescile hak kazandığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, 254 ada … parsel …, …, …, … ve … numaralı bağımsiz bölümlerin davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davalı arsa sahibi, cevap dilekçesinde, yüklenicinin edimini yerine getirmediğini savunmuş, bilirkişi raporuna itirazında da eksik yapılan işleri belirtmiştir. Ancak gerek bilirkişi raporunda gerekse mahkeme kararında bu itirazlar üzerinde yeterince durulmamıştır. 6100 sayılı HMK’nın 266/…. maddesi “Mahkeme, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir” hükmünü içermektedir. Aynı Kanun’un 281. maddesinde ise tarafların, eksikliklerin tamamlanması ve belirsiz görülen hususların açıklattırılmasını mahkemeden isteyebileceği belirtilmektedir. Somut olayda, mahkemece, HMK’nın 266. maddesi uyarınca uyuşmazlığın çözümünün hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektirdiği düşüncesiyle bilirkişi incelemesine karar verildiği halde davalının rapora yönelik itirazları karşılanmadan hüküm kurulmuştur. Bu durumda, gerektiğinde konusunda uzman yeni bilirkişi kurulundan açıklamalı, gerekçeli, denetime elverişli yeni bir rapor alınmak suretiyle davalının itirazları irdelenip karşılandıktan sonra sonucuna göre bir karar vermek gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ….03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.