Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/6494 E. 2013/843 K. 15.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/6494
KARAR NO : 2013/843
KARAR TARİHİ : 15.02.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki yönetim kurulu ihraç kararının iptali, alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı alacak talebinin kısmen kabulüne, ihraç talebi bozma kapsamı dışında kalarak kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hüküm davacı vekilince ihraç ile ilgili hüküm bakımından duruşmalı olarak temyiz edilmiştir.
Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin kurucu ortağı olup, kuruluş tarihinden itibaren tüm üyelik sorumluluklarını yerine getirdiğini, buna rağmen davalı kooperatif tarafından hakkında ihraç kararı alındığını, müvekkilinin davalı kooperatiften proje ve TUS bedeli olarak ….106,34 TL alacaklı olduğunu, ihtarnamelerde fahiş faiz uygulandığını, ortaklar arasında eşitlik ilkesinin de ihlâl edildiğini ileri sürerek, müvekkili hakkında alınan ihraç kararının iptaline, müvekkilinin aidat borcunun mahsubuyla kalan ….248,87 TL’ nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine ilişkin verilen karar davacı tarafın temyizi üzerine … ….Hukuk Dairesi’nin 2002/207 Esas 2005/661 Karar sayılı ilamı ile özetle; sair temyiz itirazlarının reddine, ancak davacının ortaklık sıfatının bulunmadığının kesinleşmiş mahkeme ilamı ile sabit olması karşısında artık davacı hakkında alınan ihraç kararının kesinleşip kesinleşmediğinin işbu davada tartışılmasına gerek olmamasına nazaran davanın ihraç kararının iptaline yönelik istem bakımından reddinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de davacının davalı kooperatife vermiş olduğu bir takım hizmet bedellerinin tahsili istemine yönelik talebin karar yerinde değerlendirilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının davalı kooperatiften 355,61 TL brüt ücret alacağı ve 904,79 TL TUS ücreti alacağı bulunduğu gerekçesiyle alacak talebi yönünden davanın kısmen kabulü ile anılan miktarın davalıdan tahsiline, ihraç kararının iptali talebi yönünden ise bozma kapsamı dışında kalan kısımlar kesinleştiğinden bu yönlerden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine ve özellikle davacı vekilinin ihraç kararının iptali isteminin reddine yönelik hükme ilişkin diğer temyiz itirazlarınnın bozma ilamının … no’lu bendinde reddi üzerine karar düzeltme isteminin de reddi ile hükmün bu bölümünün kesinleşmesi nedeniyle yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına dair verilen kararın davacı vekilince temyiz edilmiş bulunmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ….02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.