Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/6306 E. 2013/1288 K. 05.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/6306
KARAR NO : 2013/1288
KARAR TARİHİ : 05.03.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile davalılar arasında, davalılara ait taşınmazların tevhidi sonrası inşaat yapılması amacıyla arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ön sözleşmesi niteliğindeki ‘inşaat sözleşmesi’ düzenlendiğini, müvekkilinin asıl sözleşmeye hazırlık amacıyla gider yapmasına rağmen davalıların asıl sözleşmeyi imzalamaktan kaçındıklarını ileri sürerek, sözleşmenin ifası amacıyla harcanan 93.569,62 TL’ nin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, tarafların paylaşım ve teknik detaylarda anlaşamamaları nedeniyle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini imzalamadıklarını, taraflarca düzenlenen sözleşmenin şekil şartına uyulmaması nedeniyle geçersiz olduğu ve davalıların dava dışı yüklenici ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlediklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin şekil şartına uyulmaması nedeniyle geçersiz olduğu, davacının yok hükmünde olan sözleşmeye dayalı davasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen ….02.2011 tarihli adi yazılı inşaat sözleşmesinin resmi şekilde yapılmaması nedeniyle geçersiz olduğu anlaşılmaktadır. Geçersiz bir sözleşmenin ifası istenemez. Ancak geçersiz sözleşmeyi uygulayan yan uğradığı menfi zararları sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre diğer yandan isteyebilir. Mahkemece, işin esasına girilerek, davacının yaptığını ileri sürdüğü giderlerden hangilerinin hüküm altına alınabileceği üzerinde durularak bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıkalanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.