Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/5884 E. 2013/627 K. 07.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/5884
KARAR NO : 2013/627
KARAR TARİHİ : 07.02.2013

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. İ.. K.. ile asıl davada davalı kooperatif vekili Av. A.. Ş.. gelmiş, diğer davalı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Asıl ve birleşen davada davacı vekili, müvekkilinin asıl davada davalı kooperatifin ortağı olduğunu, hissesinin muvafakati olmaksızın birleşen davada davalı Soner’e devredildiğini ileri sürerek, asıl davada devir işleminin iptali ile davalı kooperatif ortağı olduğunun tespitine, birleşen davada ise, devir işleminin iptaline, aksi halde villanın rayiç değerinin altında olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı kooperatif vekili, davanın reddini istemiş, birleşen davada davalı davaya yanıt vermemiştir.
Mahkemece, iddia, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacı ile birleşen davanın davalısı arasında hisse devrine ilişkin protokol bulunduğu, bu protokol çerçevesinde birleşen davanın davalısı Soner’in bir kısım ödemeler yaptığı, davacının protokol ve ödemeye ilişkin makbuz altındaki imzanın kendisine ait olduğunu kabul ettiği, davacıya toplamda 120.500,00 TL ödendiği, devre ilişkin işlemin geçerli olduğu, davacının açacağı alacak davasında bakiye alacağını talep edebileceği gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 990 TL duruşma vekalet ücretinin asıl ve birleşen davada davacıdan alınarak asıl davada davalıya ödenmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltem yolu açık olmak üzere, 07.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.