Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/5777 E. 2013/1967 K. 28.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/5777
KARAR NO : 2013/1967
KARAR TARİHİ : 28.03.2013

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında ……..2001, ……..2003 ve ….05.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri düzenlendiğini, bu sözleşmelere göre müvekkilince A-B ve C Blok inşaatların yapımının üstlenildiğini, ayrıca C ve D Blokların inşaat işinin yapımının üstlenildiğini, bu sözleşmelere göre davalı tarafça verilen ve müvekkili adına keşide edilmiş olan her biri 100.000,00 TL bedelli toplam … bononun … …. … Müdürlüğü’nün 2010/18719 esas sayılı dosyasında takibe konulduğunu, bu takiple ilgili davalı tarafın … …. … Mahkemesi’nin 2010/737 esas sayılı dosyası ile şikayet yoluna başvurduğunu, yargılama neticesinde … bitirme belgelerinin davalı tarafça kabul edilmediği, … mahkemesinin dar yetkili olup işin genel mahkemede incelenmesi gerektiği belirtilerek takibin iptaline karar verildiğini ileri sürerek, davalının keşidecisi davacının lehdar olduğu … adet bono nedeniyle toplam 300.000,00 TL’nın, bonoların vade tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte, davalıdan tahsiline karar verilmesin talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının sözleşmelere göre alması gereken bedeli …,… mislinden fazla ve cebri … tehdidi altında tahsil ettiğini, buna ilişkin noter onaylı ibraname olduğunu, davaya konu bonoların tehdit ile alınıp gerçekte böyle bir borcun mevcut olmadığını, buna ilişkin Cumhuriyet Savcılığına gerekli müracaatların yapıldığını, tam tersine davacının müvekkiline borçlu olduğunu, davanın yersiz ve haksız olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacı vekiline bilirkişi incelemesi için iki kez süre verildiği, verilen ikinci sürenin kesin olarak nitelendirilmesi gerektiği, verilen süre içerisinde bilirkişi ücretinin ve masrafların yatırılmadığı, davacının davalı ile yapılan sözleşmeler gereği üstlenmiş olduğu edimleri tam olarak yapmadığı, davalı tarafından verilen bonoları da sahtecilikle icraya koyduğu, bu hususun mahkeme kararı ile doğrulandığı, davacının iyiniyetli olarak hareket etmediği, davanın ispat edilemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle dava konusu uyuşmazlığın niteliği itibariyle mahallinde teknik bilirkişi refakati ile keşif yapılarak ihtilafın çözüme kavuşturulabilmesi mümkün olduğu halde, mahkemece hukukçu ve muhasebeci bilirkişi …/…
tayin edilerek dosya üzerinden inceleme yapılmasına karar verilmesi yerinde değil ise de, davacı vekilinin duruşmada her halukarda bilirkişi ücretini yatırmayacağını ve dosyada mevcut haliyle karar verilmesini istediği beyan ve kabul edilmiş olmakla, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren … gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ….03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.