Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/5652 E. 2013/1482 K. 12.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/5652
KARAR NO : 2013/1482
KARAR TARİHİ : 12.03.2013

MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 30.05.2012 gün ve 1307 Esas, 3809 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı kooperatif temsilcileri tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
– KARAR –
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken kooperatif yönetim kurulunun 16.07.2004 gün 105 sayılı kararı ile ortaklıktan çıkarıldığını, kararın hukuka aykırı olduğunu, zira müvekkilinin aidatları ödediğini, davalı kooperatifin inşaatının halen atıl vaziyette olup hiçbir iş yapılmadığını ve aidat hususunda bir karar da alınmadığını, müvekkilinin üyelik kaydının 12.11.2003 tarihli olduğunu, davalı kooperatifin müvekkilinden aidat borçları dışında yasal olmayan paralar talep ettiğini, davalı kooperatifin müvekkiline paraları yatırması için banka hesap numarası vermediğini, mahkemeden tevdi mahalli istendiğini, davalı kooperatifin 1999 yılına ait genel kurulunda aylık 150,00 TL aidat kararı alındığını, ondan sonraki genel kurullarda bu yönde bir karar alınmadığını, yönetim kurulunun müvekkili hakkında aldığı ihraç kararının yetkili olmadığı dönemde alındığını ileri sürerek, ilgili yönetim kurulu kararının ve 2004/847 Esas sayılı dosyada dava konusu edilen 11.09.2004 tarihli genel kurulun 13. maddesinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, taraflar arasında genel kurul kararının iptaline ilişkin olarak … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2004/205 Esas sayılı dosyası ile eldeki davanın birlikte görülmesi gerektiği gerekçesiyle, 24.11.2004 tarih 881 Esas 730 Karar sayılı kararla dosyanın 2004/205 Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Davalı kooperatif vekili, dava konusu yönetim kurulu kararının ve çekilen ihtarnamelerin kanuna uygun olduğunu, davacının çıkarılma kararına süresi içinde itiraz etmediği için çıkarılma kararının kesinleştiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, 14.04.2010 tarihli duruşmada birleştirilmesine karar verilen … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2004/205, … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2004/847 ve 2004/887 Esas sayılı dosyalarının ayrılarak yeni bir esasa kaydedilmesine karar verilip, yargılamanın 16.07.2004 tarih 105 sayılı yönetim kurulu kararına ilişkin olan … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2004/881 Esas sayılı dosyası üzerinden devamına karar verilmiş, yapılan yargılama sonucunda, davacıdan talep edilen ve ihtarlara rağmen ödenmeyen mali yükümlülüklerin 20.10.1999 ve 04.11.2000 tarihli genel kurul kararlarına dayalı olup, bu genel kurul kararlarının iptaline ilişkin dava açılmadığı, bu nedenle davacının genel kurul kararlarına uymak zorunda olduğu, davacının genel kurul kararlarında belirlenen miktarları keşide edilen 1. ve 2. ihtarnamelerde verilen sürelerde de ödemediği ve yönetim …/…
kurulunca dava konusu çıkarılma kararının alındığı, yönetim kurulunun bu kararı aldığında işlem yapmaya yetkili olduğu, zira yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar eski yönetim kurulunun olağan işlerle ilgili yetkisinin devam ettiği gerekçesiyle, 16.07.2004 tarih 105 sayılı yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmiş, bu karar davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 30.05.2012 tarih ve 1307 E, 3809 K sayılı ilamıyla bozulmuştur.
Bu kez, davalı temsilcileri karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1) Mahkeme kararının davacı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edildiği, hükmün, Dairemizce vekili duruşmaya katılan davacı yararına bozulduğu, buna rağmen davacı lehine duruşma vekalet ücreti takdir edilmediği anlaşılmış, davacı vekilinin 11.10.2012 tarihli dilekçesi doğrultusunda HMK’nın 304. maddesi uyarınca maddi hataya dayalı bu eksikliğin giderilmesi gerekmiştir.
2) Dava, ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Dairemizin bozma ilamında 11.09.2004 tarihli genel kurulun 13. maddesinde alınan kararın değerlendirilip tartışılması gerektiğine işaret edilmiş ise de aynı genel kurulda alınan kararların iptali istemiyle açılan 2004/847 Esas sayılı davanın önce bu dava ile birleştirilmesine karar verildiği halde daha sonra tefrik edildiği, davacı tarafça işbu davada 11.09.2004 tarihli genel kurulun 13. maddesinin iptalinin talep edildiği anlaşıldığından öncelikle 2004/847 Esas sayılı dosyanın yeniden bu dosya ile birleştirilmesi sağlanıp bozma ilamında belirtildiği şekilde 11.09.2004 tarihli genel kurulun 13. maddesinin 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesinde öngörülen eşitlik ilkesine aykırı olup olmadığı tartışılarak hüküm kurulması gerektiği belirtilmek suretiyle hükmün bozulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, Dairemizin 30.05.2012 tarih ve 1307 E, 3809 K sayılı ilamında belirtilen gerekçeye ilaveten kararın açıklanan nedenle de bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, Dairemizin 30.05.2012 tarih ve 1307 E., 3809 K. sayılı kararının ”SONUÇ” bölümüne ”BOZULMASINA” ibaresinden sonra, “900,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” yazılması suretiyle maddi hatanın düzeltilmesine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı temsilcilerinin karar düzeltme itirazının kabulü ile hükmün, Dairemizin 30.05.2012 tarih ve 1307 E., 3809 K. sayılı ilamına ilave edilen bu gerekçe ile davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme peşin harcının istek halinde iadesine, 12.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.