Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/3218 E. 2012/4630 K. 04.07.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/3218
KARAR NO : 2012/4630
KARAR TARİHİ : 04.07.2012

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-
Davacı vekili, gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin 2. ve 5. maddelerinden kaynaklanan alt yapı ve genel giderlerin tahsili amacıyla davalı hakkında başlatılan icra takibinin haksız itiraz ile durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının sorumlu olduğu alacak miktarını, nitelik ve nicelik itibariyle kanıtlama yükümlülüğünün, davacı tarafa ait olduğu, bilirkişi raporunda bahsedilen belgelerin ibrazı için HMUK 163. maddesine gereğince davacı vekiline kesin süre verilmesine rağmen davacının kesin sürenin gereklerini yerine getirmediği, Kooperatifler Kanunu’nun 98.maddesine göre kooperatiflerin tacir sayıldığı, davacının basiretli ve özenli davranması gerektiği, kesin süre içerisinde istenilen belgelerin sunulmamasının ciddi bir yaptırımla karşılanması gerektiği, davacının takip konusu alacağın varlığını hiç bir duraksamaya yer vermeyecek şekilde ortaya koymadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, alt yapı ve genel giderlerin takibi için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, 29.01.2010 tarihli duruşmada verilen kesin sürede, davacı vekilince 2 klasör halinde bir kısım belgeler sunulmuş , inşaat mühendisi bilirkişi tarafından bir kısım belgelerin eksik olduğunun belirtilmesi üzerine yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
Mahkemece, kooperatif hukukunda uzman bir bilirkişi aracılığıyla davacı kooperatifin kayıt, belge bilançoları ve genel kurul kararları gerekirse bilirkişiye mahallinde inceleme yetkisi de verilerek davacının talep ettiği altyapı ve genel giderlerle ilgili davalının borçlu olduğu miktarın belirlenmesi gerekirken, uzmanlık alanı itibariyle de uygun olmayan bilirkişinin uyuşmazlığın çözümü için gerekli olmadığı halde istediği eksik belgelerin sunulmadığı şeklindeki yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 04.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.