Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/2914 E. 2012/4537 K. 02.07.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/2914
KARAR NO : 2012/4537
KARAR TARİHİ : 02.07.2012

Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı temsilcilerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatife üye olduğunu, kur’ada kendisine isabet eden bağımsız bölümün çok yakınındaki ortak alana, davalı kooperatif tarafından projeye aykırı olarak su arıtma tesisi inşa ettirildiğini ileri sürerek, ortak alana davalının müdahalesinin önlenmesini ve inşaatın kal’ini talep ve dava etmiştir.
Davalı temsilcisi, yapılması zorunlu olan su arıtma tesisinin inşası için genel kurulda karar alındığını, kot itibarıyla en uygun yere inşaat yapıldığını savunarak, haksız davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, sıfat yokluğu nedeniyle davanın reddine ilişkin verilen kararın,Yargıtay 11. Hukuk Dairesince bozulması üzerine, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda benimsenen bilirkişi raporuna göre, inşa edilen su arıtma tesisinin davacıya ait bağımsız bölümün önüne yapıldığı, bu haliyle esen rüzgarın da etkisiyle pis kokunun gelmesine sebebiyet vereceği gibi bu durumda davacıya ait bağımsız bölümde %40 değer kaybı olacağı, tesisin yapılabileceği en uygun yerin 4 numaralı bağımsız konutun batı kısmının olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı temsilcileri temyiz etmiştir.
1) Dava, ortaklık hak ve sıfatına dayalı olarak el atmanın önlenmesi, kaçak yapının yıktırılması ve eski hale getirme istemlerine ilişkin olup, gayrımenkulün aynına ilişkin davalardan değildir. HUMK’nun 17. (HMK’ nun 14/2) maddesi gereğince tüzel kişi olan kooperatif ile üyeleri arasındaki davaların kooperatifin ikametgahı addolunan mahal mahkemesinde görülmesi gerekir. Bu yetki kuralı kamu düzenine ilişkin kesin yetki kuralı olup, davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece re’sen dikkate alınması gerekli olup, bozma ile oluşan usuli kazanılmış hak kuralının da istisnasıdır. (04.02.1959 tarih,13-5 sayılı İ.B.K.). TMK’nun 51. maddesine göre hükmi şahsın ikametgahı, anasözleşmede aksine hüküm bulunmadıkça muamelelerinin yürütüldüğü yerdir.
Dosyadaki 18.05.2006 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde, kooperatif merkezinin Kartal/İstanbul olduğu belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece, kooperatifin merkezinin bulunduğu yer itibariyle yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde uyuşmazlığın esası hakkında hüküm tesisi doğru olmamıştır.
2) Bozma nedenine göre, davalı temsilcilerinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) No’lu bentte açıklanan nedenlerle, hükmün, BOZULMASINA, (2) No’lu bentte açıklanan nedenlerle, davalı temsilcilerinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 02.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.