Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/2782 E. 2012/3899 K. 04.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/2782
KARAR NO : 2012/3899
KARAR TARİHİ : 04.06.2012

Taraflar arasındaki birleştirilen itirazın iptali davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davaların kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar A.. A.. ve T.. Ç.. vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-
Davacı vekili, asıl ve birleşen davalarda davalıların, davacı kooperatifin yönetim kurulunda görev yaptıklarını, kooperatifin kasasında para olduğu halde vergi borçlarını zamanında ödememeleri nedeniyle kooperatifin 24.207,99 TL vergi borcunun oluşmasına sebebiyet verdiklerini, davalıların kusurlu davranışları nedeni ile kooperatifin uğramış olduğu zararın tahsili amacıyla Kooperatifler Kanunu’nun 62/3. maddesi gereğince başlatılan icra takibinin davalıların haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek, itirazların iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davanın kabulü ile itirazların iptaline, 23.765,62 TL üzerinden takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalılar A.. A.. ve T.. Ç.. vekilleri temyiz etmiştir.
1) Dava, kooperatif eski yöneticilerinin kooperatifi zarara uğrattığı iddiasına dayalı olarak tazminat istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 98. maddesi hükmüne göre, bu kanunda aksine açıklama olmayan hususlarda TTK’nın anonim şirketlere ait hükümleri uygulanır. TTK’nun konuya ilişkin 341. maddesi hükmüne göre, yönetim kurulu üyeleri aleyhine sorumluluk davası açılabilmesi için genel kuruldan bu konuda izin alınması ve davanın da denetçilerce açılması gerekir. Dosyada bu konuda alınmış bir genel kurul kararı bulunmadığı gibi, davanın da yönetim kurulunun verdiği vekaletname uyarınca açıldığı anlaşılmıştır. Davanın TTK’nun 341.maddesinde belirlenen koşullar yerine getirilmeksizin açıldığının anlaşılmasına göre, HMK’ nun 54. maddesi uyarınca eksikliklerin giderilmesini teminen ilgili tarafa uygun önel tanınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
2) Bozma nedenine göre, davalılar A.. A.. ve T.. Ç.. vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar A.. A.. ve T.. Ç.. vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, adı geçen davalılar yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 04.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.