Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/2671 E. 2012/3940 K. 05.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/2671
KARAR NO : 2012/3940
KARAR TARİHİ : 05.06.2012

Taraflar arasındaki kayıt kabul davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin Müflis E.. Radyo Televizyon Yay. A.Ş.’ye sattığı malların bedelini alamadığını, alacaklarının iflas masasına kaydedilmesi taleplerinin iflas idaresince reddedildiğini ileri sürerek, red kararının iptali ile 994.016,00 TL alacaklarının masaya kaydının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı iflas idaresi vekili, malların tesliminin ispat edilemediğini ve alacağın iflas tarihine göre hesaplanması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından müflis şirkete sözleşmeye konu malların satılıp teslim edildiği ve iflas tarihi itibariyle alacağın 994.016,00 TL olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, 994.016,00 TL alacağın iflas masasına kaydına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kayıt kabul istemine ilişkindir.
İcra ve İflâs Kanunu’nun 195. maddesine göre iflas masasına yazılacak alacaklar iflas tarihi itibariyle hesaplanır. Asıl alacakla birlikte iflasa kadar işleyen faizler de kayıtta dikkate alınır. Aynı kanunun 196.maddesi hükmüne göre, asıl alacağa faiz işlemeye devam ederse de, bu ancak tasfiye bakiyesi kalırsa ayrıca ödenir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacı alacağının iflas tarihinde ulaştığı miktar ayrıca hesaplanmamıştır. Davacı, alacağın 18.01.2007 tarihi itibariyle hükmedilen miktar kadar olduğunu ileri sürmüştür. Oysa, borçlu şirketin iflasına 05.07.2005 tarihinde karar verilmiştir. Bu durumda, alacak miktarının anılan iflas tarihine göre belirlenmesi gerekirken, bu kural gözetilmeden hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Öte yandan, müflis şirkete satılan malların bu şirket tarafından teslim alındığı kabul edilerek hazırlanan bilirkişi raporlarına yapılan itirazlar üzerine, davalı itirazlarının karşılanabilmesi için malların hangi tarihte, kime ve hangi tutarlar üzerinden teslim edildiğinin ilgili resmi merciilerden sorulması gerektiği yolundaki 09.03.2011 tarihli ön inceleme raporunun mahkemeye sunulmuş olmasına rağmen mahkemece bu yön üzerinde hiç durulmadan karar verilmiştir.
Bu durumda mahkemece, ön inceleme raporunda gösterilen eksiklikler tamamlanarak, varsa alacak miktarının iflas tarihine göre belirlenmesi için ek bilirkişi raporu alındıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak 05.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.