Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/217 E. 2012/3051 K. 24.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/217
KARAR NO : 2012/3051
KARAR TARİHİ : 24.04.2012

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davacı kooperatifin 26.04.2009 günlü genel kurul kararıyla genel gider, SSK, vergi ve icra dosyaları borçları için her üyenin 3.000,00 TL’sini 31.05.2009 tarihine kadar ödenmesi hususunda karar alındığını, davacının bu borcu ödememesi üzerine icra takibine başlandığını, davalının haksız itirazıyla takibin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile % 40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, peşin ödemeli ortak olduğundan kooperatife hiçbir borcunun olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; peşin ödemeli üye olan davalının takip konusu alacağı doğuran 26.04.2009 tarihli genel kurul kararı aleyhine kanun yoluna gitmediği, bu davaya konu alacağın 2009 yılı genel giderler kısmında kaldığı, davalının takibe itirazının haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Dava, aidat alacağının tahsili istemiyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalının 12.03.2004 tarihli genel kurulun peşin bedelle ortak alımına ilişkin yönetim kuruluna verdiği yetki gereğince 02.11.2004 tarihli yönetim kurulu kararıyla peşin ödemeli üye olduğu konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davalının 26.04.2009 tarihli genel kurulda belirlenen aidattan sorumlu olup olmadığı noktasındadır.
Dairemizin yerleşik uygulamasına göre, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesi hükmü uyarınca, ortaklar hak ve yükümlülüklerde eşit konumda olup, sabit ve peşin aidat ödemek suretiyle ortaklığa alınmadaki usule uyulmuşsa, böyle bir ortak, devam eden inşaatların finansmanına katılım giderlerinden sorumlu olmayıp, sadece kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve alt yapı giderlerinden sorumludur.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, takip konusu alacağın genel kurul kararı gereğince ödenmesi gereken genel gider olduğu, genel kurul kararı iptal edilmediği sürece davacının bu miktardan sorumlu olması gerektiği belirtilmiştir. Bilirkişi raporu denetime
elverişli ve yeterli değildir. Zira takip konusu alacağın dayanağı olan 26.04 2009 tarihli genel kurulda, genel gider, SSK borcu, vergi borcu ve icra dosyaları borçlarının ödenmesi amacıyla kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.Bu durumda Mahkemece, kooperatifin kayıt ve belgeleri incelenerek, genel kurulda belirlenen aidatın alınma nedenine göre konusunda uzman olan bilirkişi heyetinden, takip konusu edilen alacağın niteliği, varsa genel giderler veya inşaat finansman giderleri ayrı ayrı belirlendikten sonra yukarıda açıklanan ilke doğrultusunda davalının takip konusu alacaktan sorumlu olup olmadığı ve miktarı konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporu hükme esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 24.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.