Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/2028 E. 2012/3510 K. 22.05.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/2028
KARAR NO : 2012/3510
KARAR TARİHİ : 22.05.2012

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili kooperatifin, üyesi olan davalıdan 1.986,00 TL asıl alacak, 4.918,25 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.904,25 TL alacağı olduğunu, alacağın tahsili için başlatılan takibin, davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve asgari %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, kooperatifin kayıtlarının düzgün tutulmadığını, bazı ödemelerinin kooperatif kayıtlarında görünmediğini, kooperatife borcu olmadığını, hatta fazla ödeme yaptığını savunarak, davanın reddini ve asgari %40 oranında tazminata hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan kanıtlar, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının, davacı kooperatife 1.986,00 TL asıl alacak ve 4.918,25 TL gecikme zammından oluşan toplam 6.904,25 TL borcu olduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına ve asıl alacak miktarının %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kooperatif ortağının aidat borcunun tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, denetime elverişli olmayan, yeterli inceleme ve araştırmayı içermeyen ve uyuşmazlığı çözmekte yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Talep edilen alacak ortaklık aidat borcuna ilişkindir. Ancak bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada, genel kurul dayanakları gösterilmeden ve bunların takip konusu alacağa dahil edilip edilemeyeceği tartışılmadan, şerefiye, sigorta, vergi taksiti, çatı, tapu-iskan gibi alacak kalemlerine de yer verilmiştir. Kural olarak ortakların mali yükümlülükleri genel kurul kararlarına dayanmalıdır. Ancak kooperatifin işleyişi ile ilgili, kanundan kaynaklanan veya mutad giderler için genel kurul kararı aranmayabilir. Bu nedenle hesaplamaya dahil edilen alacakların niteliği, ortaklık aidat borcundan sayılıp sayılmayacakları, dayanakları ve ödemelerin geciktirilmesi halinde, genel kurullarda aidatlarla ilgili kabul edilen gecikme zammının uygulanıp uygulanmayacağı açıkça belirlenmelidir. Öte yandan 22.01.2008 havale tarihli raporda, davalının senetlerini sunduğu ödemeler toplamının 1.140,00 TL olduğu, bunun ödenen tutara eklenmesi halinde borcun 846,00 TL olacağı, senet asıllarının dosyaya sunulması halinde kesin anapara alacağının hesaplanacağı belirtilmiş ve davalı tarafça senet asılları dosyaya sunulmuş olmasına karşın, ek raporda bu konu üzerinde yeterince durulmamış ve 30.04.2000 günlü ve 300,00 TL bedelli senet dışındakiler yönünden denetime elverişli bir açıklama yapılmamıştır.
Bu durumda mahkemece, kooperatif uygulamaları ve mali konularda uzman bir bilirkişi seçilerek, kooperatif genel kurul ve yönetim kurulu kararları, defter ve kayıtları, gerektiğinde banka hesapları üzerinde inceleme yapılıp, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, gerekçeli, açıklamalı ve denetime elverişli bir rapor alındıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 22.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.