Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/1493 E. 2012/3810 K. 30.05.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/1493
KARAR NO : 2012/3810
KARAR TARİHİ : 30.05.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı … tarafından duruşmasız diğer davalılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılar vekili Av. …..ler … ve … gelmiş diğer taraftan gelen olmadığı anlaşılmakla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –
Davacı vekili, müvekkili kooperatifin 23.06.2001 tarihli genel kurul toplantısında tasfiye kararı alıp 27.10.2001 tarihli olağanüstü genel kurulda ise yönetim kurulu üyeleri olan davalıların ibra edilmediğini ve 29.06.2002 tarihli olağan genel kurulda ise davalılar hakkında sorumluluk davası açılmasına karar verildiğini, yeni yönetim tarafından yapılan tespit sonunda davalıların kusur, ihmal ve yetki aşımı sonucu müvekkili kooperatifi zarara uğrattıklarının anlaşıldığını ileri sürerek, bu zararın davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … ve… vekili, müvekillerinin ikametgahı itibari ile yetkili mahkemenin … olduğunu, davacı olarak gösterilen davalı kooperatif tasfiye heyetinin dava açmasının hukuken mümkün olmadığını, müvekkillerinin 23.06.2011 tarihli genel kurulda ibra edildiklerini müvekkillerinin davacı kooperatifi zarara uğratmadıklarını savunarak, davanın reddini istemiş, diğer davalı … ise cevap dilekçesinde kendisinin zarar doğurucu işlemlerle ilgilisinin bulunmadığını, yapılan işlerde imzasının olmadığını ifade ederek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre davalıların davacı kooperatifin yönetim kurulu üyeleri olduğu, davalıların bordür yapımı, kanalizasyon ve ilave perde duvarları yapımı nedeni ile davacı kooperatifi zarara uğrattıkları gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar … ve … vekili ile diğer davalı … tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
BK’nun 53. maddesi ve Yargıtay’ın istikrar kazanmış içtihatlarına göre, hukuk hakimi gerek ceza hakiminin belirlediği kusur oranı ile ve gerekse delil yetersizliğine dayalı beraat kararı ile bağlı değil ise de, sanığın isnat edilen eylemi işlemediğinin kesin olarak tespiti olgusuna dayalı beraat kararı ile ve o eylemin hukuka aykırılığının ve failini belirleyen mahkumiyet kararının bu yönleri ile bağlıdır.
Somut olayda, davalı sanıklar hakkında … Ağır Ceza Mahkemesi’nde zimmet, görevi kötüye kullanmak suçundan açılan dava sonucunda, davalı …’in beraatine, diğer davalı sanıklar … ve Orhan Bazancir’in ise mahkumiyetine karar verildiği, Yargıtay 5. Ceza Dairesi’nin 02.06.2008 gün 2006/2070 Esas 2008/5566 Karar sayılı ilamı ile davalı …’in beraat kararının onandığı, diğer davalılar hakkında verilen mahkumiyet kararının ise bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda 17.11.2009 gün 2008/247 Esas 2009/322 Karar sayılı ilamla davalılar … ve Orhan Bazancir’inde beraatine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, mahkemece, ilgili ceza dosyası ve iddianamesi birlikte incelenip, verilen kararın kesinleşip kesinleşmediği, kesinleşmişse BK’nun 53. madde şartlarına göre, mevcut davayı sonucu itibariyle etkileyip etkilemeyeceği hususları üzerinde durulup, ayrıca … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2005/101 Esas 2006/578 Karar sayılı menfi tespit ve alacak dosyasıda celp edilip, davanın konusu, tarafları, mahkemece hükmedilen dava konuları ve miktarlarının, eldeki dosyasıyla bağlantısı ile dava konuları üzerinde durulup, gerektiğinde konusunda uzman bilirkişi kurulundan rapor alınıp, tüm deliller birlikte değerlendirilmek sureti ile oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar … ve Ortan Bazancir vekili ile diğer davalı …’in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılar Orhan Bazancir ve … yararına takdir olunan 900,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 30.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.