Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2012/1449 E. 2012/3338 K. 03.05.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/1449
KARAR NO : 2012/3338
KARAR TARİHİ : 03.05.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki ad üzerindeki hakların korunması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir.
Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkili … Köyü Muhtarlığının önderliğinde 75 haneli köyden her haneden bir kişinin bulunduğu 61 ortaklı müvekkili SS 14-2 nolu … Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifinin kurulduğunu, müvekkili kooperatifin 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 34. maddede tanımlanan “orman kalkınma kooperatifi” niteliğinde olduğunu, davalı kooperatifin ise … Köyü’nü merkez kılarak kurulduğunu ve müvekkili … Köyü ile 6831 sayılı yasa 34. maddesi tanımında hiçbir ilgisi ve bağlantısı bulunmadığını, bu durumun orman emvali istihsali işlerinin tevziinde sorunlara ve müvekkilinin zararına neden olduğunu, ileri sürerek, davalı kooperatifin müvekkili “… Köyü” adını haksız olarak kullanmasına son verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davacı köy sakini aynı zamanda davalı kooperatif ortağı olan 77 kişinin çıkma iradelerini noter kanalı ile bildirmiş olmalarına rağmen Kooperatifler Kanunu 10. maddesi ve davalı kooperatif anasözleşmesi 18. maddesi uyarınca davalı kooperatifin istifaları kabulden kaçınmasının haklı sebebe dayandığı, davacı tarafın iddia ettiği gibi noter ihtarı ile çıkma işlemi gerçekleştiğinden bahisle davacı köy tüzel kişiliğinin ismine yönelik bir tecavüzün ve haksız saldırının söz konusu olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 13. maddesinde ortağın anasözleşmeye uygun olarak yapacağı isteğe rağmen kooperatifin istifayı kabulden kaçınması halinde ortağın çıkma dileğini noter aracılığı ile kooperatife bildirmesi halinde çıkmanın gerçekleşeceği düzenlenmiştir. Ortağın istifa bildirimi, yenilik doğurucu nitelikte olup, kooperatife ulaştığı anda sonuç doğurur. Yukarıda anılan 13. maddenin yazılış biçimi ortağın istifasının kooperatifçe kabulünü gerekli kıldığı izlenimi yaratmakla beraber noter aracılığı ile yapılan bildirime özel önem verilmek suretiyle, noter aracılığı ile yapılan bildirimin kabulünün gerekli bulunmadığı vurgulanmıştır. Bu durumda ortağın yenilik doğurucu nitelikteki istifa
iradesini ilk olarak noter vasıtasıyla kooperatife bildirmesi ortaklıktan çıkmanın gerçekleşmesi için yeterli olduğundan, istifanın geçersiz kabul edilmesi doğru görülmemiş ise de, mahkemenin bu husus haricindeki davacı köy tüzel kişiliğinin ismine yönelik bir haksız saldırının bulunmadığına dayalı red gerekçesinde bir isabetsizlik bulunmayıp, sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK. nun 438/son maddesi gereğince değişik gerekçe ile onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan kararın değişik gerekçe ile ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 03.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.