Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2011/57 E. 2011/295 K. 15.09.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/57
KARAR NO : 2011/295
KARAR TARİHİ : 15.09.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki yargılanmanın yenilenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili kooperatifin 13.03.2006 tarihli yönetim kurulu kararı ile 20.08.2005 tarihli genel kurulda yönetim kurulu üyeliğine seçilen üç asil üyenin üyeliklerinin ana sözleşmenin “kooperatife olan borçlarını vadesinde ödemiş olmak” koşuluna uymadıklarından bahisle iptaline karar verildiğini, 16.03.2006 tarihli yönetim kurulu kararı ile de, bu davada davalı olan …’in yönetim kurulu üyeliğinin iptaline karar verildiğini, …’in açtığı dava sonunda 16.03.2006 tarihli kararın, kararı alanların karar tarihi itibariyle yönetim kurulu üyesi olmadıklarından bahisle yok hükmünde olduğunun tespitine karar verildiğini, bu kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin onama kararı ile kesinleştiğini ancak iptale dayanak yapılan 13.03.2006 tarihli yönetim kurulu kararının genel kurulun yönetim kurulu yedek üyeliğine seçtiği … yerine … isimli kişinin katılması nedeniyle geçerli olmadığını …’ın hileli ve haksız fiili ile mahkemenin yanıltıldığını ileri sürerek Turhal Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/152 Esas-400 Karar sayılı dosyasındaki yargılamanın yenilenmesine, daha önce verilen davanın kabulüne dair hükmün kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, … isimli bir kişinin bulunmadığını, soyadı farklılığının basit bir maddi hataya dayandığını, Yönetim Kurul üyesi olarak seçilen kişinin … olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre, … isimli bir kişinin bulunmadığı, yönetim kuruluna aday olarak …’ın gösterildiği ve bu kişinin seçildiği, basit maddi hata nedeniyle kayıt ve tutanaklara kişinin soy isminin Aykır olarak geçtiğinin sabit olduğu, davacı tarafın HUMK’nun 445/7. maddesi anlamında hile olgusunu ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 15.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.