YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/4924
KARAR NO : 2012/3005
KARAR TARİHİ : 20.04.2012
Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada şikayet olunan-birleşen davada şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Asıl davada şikayetçi-birleşen davada şikayet olunan, şikayet olunanın alacaklı olduğu icra dosyasında hazırlanan 12.05.2008 günlü sıra cetvelinde davadışı borçluya taşınmazların borçlunun hisselerine isabet eden 496.743,48 TL istimlak bedelinden 23.711,69 TL’sinin şikayet olunanın alacaklı olduğu icra dosyasına, kalan 473.031,80 TL’sinin ise şikayetçinin alacaklı olduğu icra dosyasında ödenmesi şeklinde garameten paylaştırma yapıldığını, oysa borçlunun taşınmazlarını devir işlemi ile ilgili tasarrufun iptali davası açtıklarını, bu dava nedeniyle 02.01.2004 tarihinde koydukları ihtiyati haczin 11.05.2006 tarihinde icrai hacze dönüştüğünü, şikayet olunanın 25.04.2004 tarihli ihtiyati haczinin ise 30.11.2006 tarihinde icrai hacze dönüştüğünü, bu durumda kendi ihtiyati hacizleri daha evvel kesinleşerek icrai hacze dönüştüğü için sıra cetvelinde yapılan garameten paylaştırmanın hatalı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline, borçluya ait istimlak bedelinin tamamının şikayetçinin alacaklı olduğu takip dosyasına yatırılmasını talep etmiştir.
Asıl davada şikayet olunan-birleşen davada şikayetçi vekili, davadışı borçlunun istimlak edilen taşınmaz hisselerine 2003/18618 sayılı takip dosyasında haciz konulduğunu, takibin kesinleştiğini, şikayetçi tarafın dayandığı takip dosyasının ise takibe itiraz sonucu 18.10.2005 tarihinde kesinleştiğini, 2003/18618 sayılı dosyanın ise takip tarihinin 06.10.2003 kesinleşme tarihinin 22.09.2004 olduğunu, bu durumda kendi hacizlerinin T.İ.. Bankası’nın haczinden daha önce kesinleştiğini, 12.05.2008 günlü sıra cetvelinde yapılan garameten paylaştırmanın hatalı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir.
Mahkemece asıl ve birleşen şikayetin reddine dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiş ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 15.04.2010 tarih 2010/2773 esas, 2010/4432 karar sayılı ilamı ile “…. şikayetçi D.. Türkiye Kimya Ltd. Şti’nin aciz vesikasının geçici aciz vesikası mı yoksa kesin aciz vesikası mı olduğu araştırılarak bu yönün karar yerinde tartışılıp uygun sonuç dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulduğu” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamına göre, şikayetçi D.. Türkiye Kimya Ltd. Şti’ne verilen 09.11.2004 sayılı geçici aciz vesikasının İİK’nun 105. maddesi uyarınca hacze iştirak yetkisi vermediği, bu nedenle 12.05.2008 tarihli sıra cetvelinde parayı paylaşma imkanı bulunmadığı gerekçesiyle bu şikayetçinin şikayetinin reddine, diğer şikayetçi T.. A..’nın şikayetinin kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada şikayet olunan-birleşen davada şikayetçi vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada şikayet olunan-birleşen davada şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada şikayet olunan-birleşen davada şikayetçi vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İcra Mahkemesi kararının İİK’nun 366. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 20.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.